14. Hukuk Dairesi 2017/1490 E. , 2017/9505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 10.01.2014 gününde verilen dilekçe ile ipotek bedelinin güncellenmesi talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 12.12.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. ... ve karşı taraftan davalılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Dava, ipotek bedelinin güncellenmesi istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, 326 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 11.10.1977 tarihinde 136.000 TL borç karşılığında ipotek konulduğunu, aradan 36 yıl gibi uzun bir süre geçtiği halde ipotek bedeli ve faizinin ödenmediğini, ipotek tarihindeki 136.000 TL ipotek alacağının denkleştirici adalet ilkesi gereğince dava tarihine uyarlanan şekli ile dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini dava ve talep etmiştir.
Davalılar vekili, karz ipoteklerinde uyarlamanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 25.863 TL"nin yasal faiziyle birlikte davalılardan payları oranında tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, 136.000 TL için tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesine göre kesin borç (karz) ipoteği, anapara yanında, gecikme faizini ve icra takibi yapılmışsa takip masraflarını da güvence altına alır. Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden, ipoteğin kaldırılmasına ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur.
Bütün bu açıklamaların sonucu doğrultusunda mahkemece yapılması gereken iş; İpotek, kesin borç (karz) ipoteğine ilişkin bulunduğundan, taraflardan alacaklının ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapıp yapmadığını sorup saptamak, icra takibi varsa bu dosyayı getirtmek, resmi akit tablosundaki sözleşme hükümlerini gözetmek suretiyle alacaklının anapara dışında isteyebileceği gecikme faizi ile icra takibi yapılmışsa takip giderlerini gerek görülürse bilirkişiye hesaplatmak, bunların toplamını alacaklıya ödenmek üzere davacıya depo ettirmek, eksiksiz depo edilirse ipotek şerhini terkin etmek, kısmen ödeme yapılırsa davanın reddine karar verilmekle beraber ödenen bölümü kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesine karar vermek olmalıdır.
Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılarak güncellenen ipotek bedelinin davalılara ödenmesine ve ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.
Bu itibarla, 136.000 TL ipotek bedelinin herhangi bir güncelleme yapılmadan, yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda ipotek akit tablosunda bila faiz 1 yıl müddetle 136.000 TL üzerinden ipotek konulduğu anlaşıldığından 07.10.1978 tarihinden itibaren dava tarihine kadar yasal faizi ile birlikte ulaşacağı değerin depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken güncelleştirilmiş ipotek bedelinin depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, 1.480 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.