Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının, elektrik sayacının eksik tüketim kaydettiği gerekçesiyle müvekkili aleyhine 154.555,46 TL bedelli fark faturası düzenlediğini, fatura bedeline itiraz etmeleri üzerine miktarın 145.351,11 TL"ye düşürüldüğünü, davalının arızanın başladığı tarihi tespitte keyfi davrandığını belirterek; Ağustos 2008-Eylül 2009 arası 14 adet elektrik tüketim fark faturasındaki maddi hatanın düzeltilerek davalıya borçlu olunmadığının tespitini, borçlu olunduğunun tespiti halinde gerçek borç miktarının bilirkişiler marifetiyle belirlenmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; eksik tüketim miktarının tüketim ekstrelerinden elde edilen veriler sonucu hesaplandığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; davacının davalıya 140.575,20 TL borçlu olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Her ne kadar hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş ise de; duruşma gününün taraflara bildirilmesi için gerekli posta pulunun dosya içerisinde bulunmadığına dair tutanak tutulduğu anlaşıldığından davalı vekilinin duruşma isteminin "duruşma posta pulu yokluğundan" reddine karar verilerek; temyiz incelemesi dosya üzerinde yapılmıştır. Kural olarak yargılama giderleri, davada haksız çıkan tarafa yükletilir. (HMK m.326,1) Davada her iki taraf da kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama harç ve giderlerini, haklı çıkma oranına göre taraflar arasında paylaştırır. (HMK m. 326/2) Somut olayda davacı;145.351,11 TL bedelli fark faturasındaki maddi hatanın düzeltilmesini ve gerçek borç miktarının tespit edilmesini talep etmiş, mahkemece; davacının davalıya 140.575,20 TL borçlu olduğunun tespitine karar verilmiştir. Hal böyle olunca davada; her iki taraf da kısmen haklı çıktığından yargılama harç ve giderlerinin tarafların haklı çıkma oranına göre paylaştırılması gerekirken mahkemece, yukarıda belirtilen kurallara aykırı şekilde davacı aleyhine karar verilen miktar üzerinden davacı lehine 13.171,06 TL vekalet ücreti hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin tamamının davalı üzerinde bırakılması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.