Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3942 Esas 2017/6067 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3942
Karar No: 2017/6067
Karar Tarihi: 28.09.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3942 Esas 2017/6067 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmesine karar verilmiştir. Ancak sanık hakkında daha önce açılan benzer suçlardan dolayı mükerrer yargılama ve cezalandırılmanın önlenmesi bakımından, benzer eylemlerden açılan tüm dosyalar getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmeleri, değilse bu davayı ilgilendiren kısımlarının onaylı örneklerinin dosya içerisine konulması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, TCK'nın 53. Maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir. Bu sebeplerden dolayı karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 53. Maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. Maddesi
11. Ceza Dairesi         2017/3942 E.  ,  2017/6067 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-)UYAP üzerinden yapılan sorgulamada sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan çok sayıda dava açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, belgelerde sahtecilik suçunun hukuki konusunun kamu güveni olduğu ve fiil tarihleri de dikkate alınarak; hukuki kesintinin iddianame tarihi itibariyle oluşacağı gözetilip sanığın eylemlerinin ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi ile mükerrer yargılama ve cezalandırılmanın önlenmesi bakımından sanık hakkında benzer eylemlerden açılan tüm dosyalar getirtilip incelenerek mümkünse birleştirilmeleri, değilse bu davayı ilgilendiren kısımlarının onaylı örneklerinin dosya içerisine konulması, zincirleme suç ilişkisi içindeki eylemlerden bazılarının kesinleşmiş mahkumiyet hükmüne konu olmasının diğer eylemlerin dava konusu yapılmasına engel olmayacağı, bu bağlamda sonradan sübutu kabul edilen eylem nedeniyle münhasıran önceki cezada zincirleme suç hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkacak olan ilave cezaya hükmolunabileceği dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmayla hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    2-)5237 sayılı TCK"nın 53. Maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.