22. Hukuk Dairesi 2018/9876 E. , 2018/18038 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan T.C. ... asıl işverenliğinde, diğer davalı Koçkaya İlaçlama ... Tem. Bilgi İşi. Gıda İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. işçisi olarak ... İlçe Hastanesi Temizlik Hizmetleri işinde çalıştığını, müvekkilinin çalışması devam ederken alt işveren .... tarafından temizlik hizmetlerine ilişkin ihalenin alınamadığı, bu ihalenin başka bir şirket tarafından kazanıldığı gerekçesi ile iş sözleşmesinin feshedildiğini beyanla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili çalışma ücreti alacaklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... vekili, müvekkilinin “ihale makamı” olduğunu, davacının, Kurumlarının işçisi olmayıp, bahsi geçen işin ihale suretiyle verildiği firmanın işçisi olduğundan, davaya konu taleplerin muhatabının diğer davalı şirket olması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...İlaçlama Taş. Tem. Bilgi İşi. Gıda İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılarca temyizi üzerine Dairemizce fazla mesai alacağının kayıtlarda belirtilen çalışma sürelerinin esas alınarak hesaplanması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Mahkemece, bozma dışı kalan alacak hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe :
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;
a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,
c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,
d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,
e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,
İçermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).
Somut olayda, bozma sonrası Mahkemece “Diğer hususlar (kıdem, ihbar, yıllık izin ücreti hakkında) daha önceden verilen karar bozma kapsamı dışında kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ” şeklinde hüküm oluşturulmuştur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 22.02.2012 tarih, 2012/13-747 esas, 2012/84 karar sayılı ilamında ve Dairemizin emsal kararlarında belirtildiği gibi, Yargıtayca bozulan karar, sonraki kararın eki niteliğinde değildir. Bozma ile birlikte önceki hüküm ortadan kalkarak hukukî geçerliliğini yitirir. Mahkemece bozulan karara atıf yapılarak yeni hüküm oluşturulamaz. Bozmadan önceki ve bozmadan sonraki kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesine uygun olmalıdır.
Mahkemece yukarıdaki kanuni düzenlemeler ve ilkeler dikkate alınmaksızın, bozma sebebi yapılmayan alacak kalemleri hakkında “karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm oluşturulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Mahkemece taraflarca yapılan yargılama gideri ile ödenmesi gereken vekalet ücretlerinin haklılık durumuna göre taraflarca ödenmesine karar verilmesi gerekirken taraflardan alınarak hazineye gelir kaydına hükmedilmiş olması da isabetsizdir.
Kaldı ki, 6100 sayılı HMK’nın 305/2 maddesinde yer alan “Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.” düzenlemesi uyarınca tarafların sorumluluğu yönünden tashih işlemi yapılamayacağı gözetilmeksizin vekalet ücreti yönünden yazılı şekilde kararı verilmesi de hatalı olup diğer bir bozma nedenidir.
3-Mahkemece, davalı Bakanlığın, 2547 sayılı Kanun"un 56/a-b. maddesi delaletiyle Harçlar Kanunu’nun 13/j. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu düşünülmeden aleyhine harca hükmedilmesi de bir diğer hatalı yöndür.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 10.09.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.