Esas No: 2021/25363
Karar No: 2022/1046
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/25363 Esas 2022/1046 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve nitelikli yağma suçlarından yargılanmıştır. Hürriyetten yoksun bırakma suçu için verilen hüküm, temyiz edilemediği için reddedilmiştir. Nitelikli yağma suçu için verilen hüküm ise incelenmiş ve hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Sanığın, mağdurun telefonunu tehdit ederek aldığı ve para için şiddet uyguladığı anlaşılmıştır. CMK'nın ilgili maddeleri de göz önünde bulundurularak, temyiz talebi reddedilmiştir. İlgili kanun maddeleri şöyledir: CMK 286/2-a, CMK 288, CMK 294, ve CMK 301.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma
HÜKÜMLER : Temyiz isteminin reddi, esastan red
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesi neticesinde;
Hükmolunan cezanın miktarı ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyizleri mümkün olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesince verilen temyiz isteminin reddine ilişkin 05/11/2021 tarihli, 2021/1581 Esas ve 2021/1795 Karar sayılı ek kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazının reddiyle, tebliğnameye uygun olarak temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA,
II-Sanık hakkında nitelikli yağma suçu bakımından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesi neticesinde;
5271 sayılı CMK'nın 288. maddesinin ''Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır.'', aynı Kanunun 294. maddesinin ''Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir.'' ve aynı Kanunun 301. maddesinin ''Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar.'' şeklinde düzenlendiği de gözetilerek sanık müdafiinin temyiz isteminin müştekinin soyut beyanından başkaca delil bulunmadığına, müştekinin telefonu ve parayı rızasıyla verdiğine, takdiri indirim ve lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine yönelik olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik yapılan incelemede;
Oluş ve dosya içeriğine göre, olay tarihinde sanığın gece vakti mağdurun çalıştığı iş yerine giderek kendisini hastaneye götürmesini istediği, akabinde motosiklet ile seyir halinde iken başka bir yere bırakmasını istediği ve mağdurun kabul etmemesi üzerine bıçaklamakla tehdit ettiği, bahsi geçen yere geldiklerinde telefonunu istediği ve mağdurun telefonu geri istemesi üzerine yine bıçaklamakla tehdit ederek telefonu vermediği anlaşılmakla, sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca dosyada CMK'nın 289. maddesinde sayılan hukuka kesin aykırılık hâllerinin herhangi birinin varlığı da tespit edilememiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine göre, sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükümde ileri sürülen temyiz sebebi yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ ile tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na İADESİ’NE, 07/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.