Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/10306 Esas 2018/4618 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10306
Karar No: 2018/4618
Karar Tarihi: 04.04.2018

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/10306 Esas 2018/4618 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların müştekiye ait evdeki çelik kasayı çalması nedeniyle verilen hükümler temyiz edildi. Yargıtay 17. Ceza Dairesi, sanıkların tek bir hırsızlık suçu işlediğine karar vererek TCK'nın 142/2-d maddesi gereği daha ağır cezayı öngören bir madde ile hüküm kurulması gerektiğini belirtti. Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan sanıklara verilen cezada ise TCK'nın 119/1-c maddesi gereği artırıma gidilmemesi eleştirildi. Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik iptal kararlarına atıfta bulunuldu. Hüküm fıkrasında, yargılama giderlerine ilişkin \"eşit şekilde alınarak\" cümlesinin çıkarılarak sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderleri oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına karar verildi. TCK'nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları doğrultusunda uygulanmasına karar verildi. Kanun maddeleri: TCK'nın 44. maddesi, 142/1-b ve 142/2-d maddeleri, 119/1-c maddesi, 53. madde.
17. Ceza Dairesi         2016/10306 E.  ,  2018/4618 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sanıkların müştekiye ait evin kapısını tornavida ile zorlamak suretiyle girerek, evdeki kilitli halde bulunan çelik kasayı, yine evin salonunda bulunan anahtar ile açarak içinden 2400 dolar, 719 euro, iki altın zincir ve bir altın yüzüğün çalmasına ilişkin eylemin bir bütün halinde tek bir hırsızlık suçunu oluşturacağı ve 5237 sayılı TCK"nın 44. maddesi gereği suça vasıf tayin edilirken eylem bütünlüğü içinde en ağır nitelikte olan yasa maddesi ile hüküm kurulması gerektiği, bu sebeple mahkemece sanıklar hakkında kurulan hükümlerde TCK"nın 142/1-b maddesinden daha ağır cezayı öngören TCK"nın 142/2-d maddesi uyarınca uygulama yapılması usul ve yasaya uygun olduğundan tebliğnamedeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
    Sanıklar hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde suçun birden fazla kişiyle birlikte işlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesi gereği hükmedilen cezada artırıma gidilmemesi ve sanıkların adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkalarının bulunmasına rağmen sanıklar hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin ""ayrı ayrı"" yerine, "eşit şekilde"" alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    2) Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibari ile değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak; hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin "eşit şekilde alınarak"" cümlesinin çıkarılarak yerine, ""Sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderleri oranında ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi ve hüküm fıkrasından 53. maddenin uygulamasına ilişkin kısımlar çıkartılarak yerine "TCK"nın 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" cümlesinin yazılması suretiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.