11. Hukuk Dairesi 2016/5271 E. , 2017/7207 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/09/2015 tarih ve 2014/424-2015/303 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 1992 yılından bu yana ... Markalı televizyon kanalıyla yayıncılık yaptığını, ... ... ibareli 41.sınıf hizmetleri içeren 2004/4298 sayılı markasının tescilli olduğunu, markanın tanınmışlık vasfı bulunduğunu, kötü niyetli davalının 08.11.2012 tarihinde, görsel, fonetik, işitsel ve umumî intiba olarak müvekkilinin tanınmış markasına iltibas ve tecavüz oluşturacak, ayrıca onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini zedeleyecek ve haksız rekabet yaratacak nitelikte 41. sınıftaki "Film, televizyon ve radyo programları yapım hizmetlerini" içeren ... ... ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, başvurunun reddine ilişkin itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihaî olarak da YİDK tarafından reddedildiğini, ... ... ile ... ... ibareli markalar arasında iltibas bulunduğunu, başvuru konusu işaretin Türk Bayrağı"nı içermesi sebebiyle 556 sayılı KHK"nın 7/g maddesi uyarınca da reddinin gerektiğini ifade ederek, hukuka aykırı kurum kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın redini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, görsel, işitsel ve anlamsal olarak ... ... ibaresini içeren başvuru konusu işaretin davacının ... ... ibareli markası ile ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzer bulunmadığını, itirazda ileri sürülmeyen sebeplerin dava konusu edilmeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, taraf markaları arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik bulunduğu, ikisi arasındaki farklılıkların ayırt edici nitelikte olmadığı, anlamsal, görsel ve sescil farklılıkların markalar arası var olan genel izlenimden doğan benzerliğin etkilerini geri plana atmaya elverişli olmadığı, tüketicilerin bir hizmeti almak isterken, diğer hizmeti satın alma yönünde tercihte bulunabilecekleri, bir kısım alıcıların iki farklı marka karşısında bulunduğunu algılayabilse dahi markaların birbiriyle idari ve ekonomik olarak bağlantılı şirketler olduğu yönünde algı oluşabileceği, tarafların aynı sektörde faaliyette bulundukları, başvurunun tescilinin davacı aleyhine haksız rekabet yaratacağı, YİDK kararında konu edilmeyen 556 sayılı KHK" nın 7/1-g maddesine dayalı itirazın hükümsüzlük istemi olmayan ve sadece kurum kararının iptalinin istendiği bu davada yargıya bağlanmasına gerek bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalılar vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istekleri halinde aşağıda yazılı 27,00 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 13/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.