9. Hukuk Dairesi 2015/2707 E. , 2016/12629 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ila yıllık izin ücreti, asgari geçim indirimi, ücret, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirkette 11 yıla yakın zaman çalıştığını, uzun yıllardır çalışmış olmasına rağmen müvekkiline uzun zamandır zam yapılmadığını, yıllardır fazla mesai ücretlerinin verilmediğini, son iki yıldır izin hakkı kullandırılmadığını, almış olduğu maaşların kayıtlarında düşük gösterildiğini, müvekkilinin son olarak 11/02/2010 tarihinde şirket yetkilisi olan ğını dile getirmesi, birikmiş alacaklarını ve sosyal güvenlik haklarını istemesi üzerine ..."in müvekkilini işten çıkardığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ödenmeyen son 1 ay 11 günlük maaşı, fazla mesai, yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının mevcut kredi ve kredi kartı borçlarını ödeyemez durumda olduğunu söyleyerek 10/02/2010 tarihinde işten çıkarılmasını istediğini ve alacağı kıdem tazminatı ile bu borçlarını kapatmak istediğini beyan ettiğini, talebinin kabul görülmediğini ve işine devam etmesinin istendiğini .. . Dovek"e yenilediğini ve sataşarak ve hakaret ederek işten ayrılıp ertesi gün ihtarname gönderdiğini, davacının davalı şirketten hiçbir alacağı bulunmadığını savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla mesai, yıllık izin ve asgari geçim indirimi alacaklarının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı iş akdinin haklı bir neden olmaksızın feshedildiğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece davacının kıdem ve ihbar tazminatı talepleri gerekçelendirilmeden kabul edilmiştir.
T.C. Anayasa" sının 141 inci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Buna göre kıdem ve ihbar tazminatı talepleri açısından T.C. Anayasa’sının 141. maddesi ve HMK.nun 297.maddesinin amaçladığı anlamda gerekçe oluşturularak sonuca gidilmesi gerekirken, istemin gerekçesiz olarak kabul edilmesi hatalıdır.
3-Taraflar arasında,işçilik alacaklarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı, 1086 sayılı HUMK. nun yürürlükte olduğu 23.02.2010 harç tarihli dilekçesi ile kısmi dava açmış ve alınan bilirkişi raporundan sonra davasını ıslah etmiştir.
Davalı işveren, ıslaha karşı süresinde verdiği yazılı itiraz dilekçesinde zamanaşımı definde bulunmuş, mahkemece bu itiraz doğrultusunda ek rapor alınmış, ancak zamanaşımı itirazını değerlendiren rapor dikkat alınmadan ilk rapora göre karar verilmiştir.
Hem mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu" nun 126/3, hem de 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Borçlar Kanunu" nun 147/1. maddesine göre işçi ücretlerine ilişkin davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Mahkemece davalı tarafça süresinde yapılan zamanaşımı savunması değerlendirilmeden ve ıslaha karşı zamanaşımı itirazını gözeten ek rapor aldırılmasına rağmen bu rapora neden itibar edilmediği gerekçelendirilmeden hüküm kurulması hatalıdır.
4-Hükmedilen alacakların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK. nun 297/2. maddesine aykırı olup, infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.