Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13566 Esas 2017/6022 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
HÜKÜM : Sanıklar ..., ..., ... hakkında mahkumiyet
Sanık ... hakkında beraat

1-Sanık ... müdafiinin sanık hakkında verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Sanığın yokluğunda verilip 03.11.2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü, müdafiinin yasal süresi geçtikten sonra 11.11.2014 tarihli dilekçeyle temyiz ettiği anlaşıldığından temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gerekli 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan verilen mahkumiyet kararlarına ve sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararına yönelik Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Sanık ..."ın 16.02.1986 doğumlu... isimli kızını yasaya uygun olarak nüfusa tescil ettirdikten sonra, işe girmesini sağlayabilmek için sanıklar ... ve ..."ın aynı kız için 01.12.1983 doğumlu olarak 10/05/2000 tarihli mernis doğum tutanağını da düzenleyip, İsminur Uçar için ortaya çıkan iki kayıttan öncekini iptal ettirebilmek için 06/01/2006 tarihli mernis ölüm tutanağı düzenledikleri iddia ve kabul edilen kamu davasında sanıklar ... ve ..."ın mernis doğum tutanağı ve bu tutanağa istinaden nüfus cüzdanı düzenleme biçimindeki eylemlerinin kendi içinde zincirleme şekilde işlenen resmi belgede sahtecilik suçunu, 06.01.2006 tarihli ölüm tutanağının ise aradan geçen zaman aralığı nazara alındığında ayrı bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde tek suçtan hüküm kurulması,
b) Suç tarihinde ... Köyü Muhtarı olarak görev yapan sanık ..."un yüklenen suçu görevi sebebiyle işlediğinin anlaşılmasına göre 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca yetkili merciden soruşturma izni verilip verilmediği sorulup, verilmesi halinde sanık ..."un köy halkından olan İsminur"un ölmediğini bildiği ve İsminurla birlikte 7 ayrı kişiye ait ölüm tutanağını nüfus müdürü olan sanık ..."ın beyanı üzerine imzaladığının sanık savunmalarında yer alması ve UYAP sisteminden yapılan sorgulama sonucu sanık hakkında benzer iddialarla açılmış ve hükme bağlanan davalar olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın kastının ve suçların aynı anda işlenip işlenmediğinin tespiti açısından ilgili dosyaların celp edilerek incelenmesi, özetlerinin duruşma tutanağına geçirilmesi, birleştirme olanağının bulunması halinde kamu davalarının birleştirilmesi, aksi takdirde bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikali sağlanmasından sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
c)Kabule göre de; Sanıkların eylemlerinin bir bütün olarak tek resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğunun kabul edilmesi halinde, temadiyi sona erdiren en son eylemin 06.01.2006 günlü ölüm tutanağı olacağı ve suç tarihinin de bu tarih olarak kabul edilmesi gerektiği, bu tarihte ise 765 sayılı yasanın yürürlükten kalkmış 5237 sayılı TCK"nın yürürlükte olduğu gözetilmeksizin lehe yasa değerlendirmesi yapılmak suretiyle yazılı şekilde mülga 765 sayılı yasa uyarınca hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafiiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakların saklı tutulmasına, 27.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.