19. Hukuk Dairesi 2015/1930 E. , 2015/4666 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı; dava dışı .... ile ticari ilişkisi sırasında borcuna karşılık her biri 2.000,00 TL bedelli bonoların düzenlenmesi konusunda anlaştıklarını ve dava dışı lehdar .... tarafından hazırlanan senetleri imzaladığını ancak bu bonolardan bir tanesinin bedel kısmının boş olduğunu keşide sırasında fark edemediğini, dava dışı lehdarın da bononun miktar kısmına 60.000,00 TL yazarak davalıya ciro etmesi üzerine davalı hamil tarafından aleyhine takip başlatıldığını, hakkındaki suç duyurusu üzerine lehdar ...."nın suçunu itiraf ederek, ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2012/1080 E. 2013/293 K. sayılı ilamıyla mahkumiyetine karar verildiğini, bonoda hamil gözüken davalıya da bir borcu bulunmadığını belirterek, takibe konu senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve % 40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin senette ciro yoluyla iyiniyetli hamil konumunda olduğunu, senedin kambiyo senedi vasfında bulunduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; takibe konu bonoyla ilgili olarak davacı yanca suç duyurusunda bulunulması üzerine dava dışı lehdar ...."nın açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçundan yargılandığı davada senet üzerindeki miktar hanesine davalının talebi üzerine 2.000,00 TL yerine 60.000,00 TL yazdığını itiraf etmesi sonucu mahkumiyetine karar verildiğinin saptandığı, davalının da davacı ve dava dışı lehdar arasındaki borç ilişkisi ve miktarını bilmesine rağmen senedi gerçek değeri dışında kötüniyetli şekilde devraldığının anlaşıldığı, böylece davacının takibe konu senetten dolayı 2.000,00 TL dışında borçlu bulunmadığının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının takibe konu 60.000,00 TL"lik senetten dolayı davalıya 58.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine, 2.000,00 TL üzerinden davanın reddine, koşulları oluştuğundan 58.000,00 TL"nin % 20"si oranındaki 11.600,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davalı, takibe konu bonoda ciro yoluyla hamildir. Somut olay bakımından, bonoyla ilgili açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığını ve ayrıca davalı hamilin de dava dışı lehdar ...."nın bu eylemini bilerek, kötüniyetli şekilde senedi devraldığı iddialarının davacı keşideci tarafından kanıtlanması gerekmektedir.
Dava dışı lehdarın davaya konu bonoyla ilgili yargılandığı ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2012/1080 E. 2013/293 K. sayılı kararında bono üzerine 2.000,00 TL yazılması gereken meblağ kısmına 60.000,00 TL yazmak suretiyle açığa atılan imzayı kötüye kullanmak suçundan mahkum olduğu ancak lehdar-sanık ...."nın temyiz istemi üzerine kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan davalı hamilin senede kötüniyetle sahip olduğu iddiasını ispata yönelik dava dışı lehdarın sanık sıfatıyla verdiği beyanı dışında bir delile de dosyada rastlanılamamıştır.Bu olgular karşısında mahkemece senedin bedelsizliğinin tespitine yönelik ilgili Sulh Ceza Mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenerek ve davalının kötüniyetli hamil olduğuna dair davacı delillerinin toplanarak, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 01.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.