13. Hukuk Dairesi 2016/7374 E. , 2019/1733 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... için müteahhit firma ... İnş. Turz. San.Tic. A.Ş. ile sözleşme imzaladığını ve bu sözleşmeye istinaden davalı banka ... Şubesi ile 05.08.2008 tarihli konut kredisi sözleşmesini imzaladığını, müteahhit ile yapılan adi yazılı sözleşmenin yasal şartları taşımadığından şekil olarak geçersiz olduğunu, bu nedenle kredi sözleşmesinin de geçersiz olduğunu, ... 1. Noterliğinden keşide edilen ihtarname ile kredi sözleşmesini feshettiklerini, müteahhit şirketin inşaata hiç başlamamış olduğunu, buna rağmen ödemelerini yapmak zorunda bırakıldığını, ...nin tanıtımına bankaca da son verildiğini, ihtarname sonrası bankanın 20.792,00 TL iadede bulunduğunu, bakiyenin faiz alacağı olduğundan bahisle ödeme yapmadığını, bankanın 26.498,00 TL daha ödeme yapması gerektiğini, 26.498,00 TL alacağın ihtarnamede belirtilen süre sonundan itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı banka ile imzaladığı konut finansman sözleşmesine göre kullandığı kredi ile dava dışı firmanın inşa etmeyi üstlendiği ... adlı projeden bir daireyi satın almış, dava dışı yüklenicinin taahhüt ettiği sürede daireyi tamamlayıp teslim etmediği için bankadan kullandığı kredi nedeniyle ... oldukları taksitlerin faizlerinin tazminini istemiş, mahkemece davalının yasal sorumluluğunu yerine getiren davacıya ödenmiş kredi, ana para tutarları karşılığında 20.785,00 TL iade ödemede bulunduğu, davacının dava konusu bakiye alacak talebinin bankaya ödediği kredi faizlerinin iadesi anlamına geldiği ve talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 10/5 ve 10/B-9. fıkrasında, "... kredi veren konut finansmanı kuruluşu, krediyi belirli bir konutun satın alınması ya da belirli bir satıcı ile yapılacak satış sözleşmesi şartı ile vermesi durumunda, konutun hiç ya da zamanında teslim edilmemesi halinde kredi veren, satıcı ile birlikte tüketiciye karşı kullandırılan kredi miktarı kadar müteselsilen sorumlu olacağı" hükme bağlanmış, ayrıca Yasanın 4/3 maddesinde (Değişik üçüncü fıkra: 21/2/2007-5582/22 md.) "İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz." hükmüne yer verilerek kredi verenin sorumluluğunun esasları düzenlenmiştir.
Somut olayda, dava dışı ... İnş. Turz. San.Tic. A.Ş. ile davalı banka arasında davaya konu proje için protokol akdedilmiş olduğu ve müteahhitten protokol kapsamında bankaya davacının muhtemel borçlarına karşılık garantör taahhütnamesi verdiği, müteahhit ile davacı arasında akdedilmiş olan inşaat sözleşmesinin 5.maddesinde; peşinat sonrası kalan bakiye Şekerbank’tan sağlanacak hükmünü yer aldığı anlaşılmaktadır. Dava dışı inşaat şirketinden taşınmaz satın alan davacıya davalı banka tarafından kredi kullandırılacağı ve bu kredinin niteliği itibariyle bağlı kredi olduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Yasanın 10/5 ve 10/B-9. maddesi gereğince bağlı kredi kullandıran davalı Banka da, taşınmazın teslim edilmemesinden doğan zarara satıcı şirketle birlikte davacıya karşı müteselsilen sorumludur. Dosya kapsamından müteahhit firmanın inşaata hiç başlamamış olduğu anlaşılmıştır. Sözleşmeden dönme hakkını kullandığı anlaşılan davacının kullandırılan kredi miktarı ile sınırlı olarak bankanın sorumlu olduğu ve konut kredisi içinde olan kredi faizlerinden de davalı bankanın sorumluluğu kabul edilerek sonucuna uygun karar verilmelidir. Mahkemenin bu yönleri gözardı ederek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.