9. Hukuk Dairesi 2016/15071 E. , 2016/12590 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı üniversitede Profesör olarak çalıştığını, 01/10/2009 tarihinde istifa etmek zorunda kalan davacının 13. İş Mahkemesi"nin 2009/983 esas sayılı dosyası ile ödenmeyen kıdem tazminatının tahsilini talep ettiğini, o davayı müvekkilinin kendisinin açtığını, hukuki bilgisi olmayan davacının kendisini bir vekil ile de temsil ettirmediğinden faiz talebini hiç belirtmediğini, 13. İş Mahkemesi"nin 2009/983 esas 2011/248 karar sayılı ilamının ... 54. İcra Müdürlüğünün 2014/25 Esas sayılı dosyası ile icraya konulduğunu, davalının faize itiraz ettiğini, bu konuda ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014 70 Esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda davacının 10.000 TL faiz alacağı olduğunun belirtildiğini beyanla davacının hak ettiği kıdem tazminatına uygulanacak olan bankalar arası en yüksek mevduat faizinden olmak üzere 6.000,00 TL kıdem tazminatı faizinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 13. İş Mahkemesi"nin 2009/983 Esas sayılı dosyasında faiz talep etmediğini, fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmadığını, Mahkemece de kararda faize hükmedilmediğini, asıl borcun ortadan kalkması halinde fer"i niteliğindeki faiz alacağının da talep hakkının saklı tutulduğu veya saklı tutulduğunun hal ve şartlardan anlaşılmadığı durumlarda ortadan kalktığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının ... 4.İcra Müdürlüğü dosyasında 13.570,00 TL faiz talep ettiğini, itiraz üzerine (İcra Hukuk Mahkemesince) yapılan bilirkişi incelemesinde düzenlenen 30/05/2014 tarihli ek raporun hükme esas alınarak davacı talebine göre 04/04/2011 ila takip tarihi olan 03/01/2014 arası için 4.426,73 TL kıdem tazminatı faizi hesaplandığını ve bu miktarın davalı tarafça icra dosyasına 06/08/2014 tarihinde yatırıldığını, çekince kaydı olmaksızın davacı tarafça vekil aracılığı ile tahsil edildiğini, faz1aya ilişkin haklar ıslah dahil gerek kıdem tazminatı davasında, gerek icra takibinde ve gerekse nihai olarak kıdem tazminatının tahsilinde ve hükmedilen faizin tahsilinde saklı tutulmadığını, davacının talep ettiği kıdem tazminatı faiz alacağına hak kazanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Kıdem tazminatı davasında dava açılırken talep edilmeyen faizin sonradan ayrı bir dava ile talep edilip edilemeyeceği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanununun 120 nci maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte bulunan 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinin onbirinci fıkrası hükmüne göre, kıdem tazminatının gününde ödenmemesi durumunda mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. Faiz başlangıcı fesih tarihi olmalıdır.
Kıdem tazminatı ödenmekle feri hak olan faiz hakkı da son bulur. Ancak kıdem tazminatının kısmen ödenmiş olması durumunda son taksit ödeninceye kadar faiz hakkı saklı tutulabilir. Davanın açılması da ihtirazi kayıt anlamındadır.
Kıdem tazminatına uygulanması gereken faizi düzenleyen ilgili hükümde özel banka ile kamu bankası ayrımı yapılmamıştır. Yasada, “uygulanan en yüksek faiz” sözcüklerine yer verilmiş olmakla sözü edilen faiz oranının uygulanıp uygulanmadığı tespit olunmalıdır. Bankaların belli dönemlerde ...Bankasına uygulayabileceklerini bildirdikleri faiz oranı filen uygulanmış olmadıkça ücret dikkate alınmaz.
Somut uyuşmazlıkta, davacı, 13. İş Mahkemesi"nin 2009/983 Esas sayılı dosyasında hüküm altına alınan kıdem tazminatını ilamlı icra yoluyla talep etmesi neticesinde, davalı borçlu tarafından ödenen faiz, ilam tarihi olan 04.04.2011 ila icra takip tarihi olan 04/01/2014 arası döneme ilişkin olup, bu durumda, fesih tarihi olan 01.10.2009 ila ilam tarihi olan 04.04.2011 arası için kıdem tazminatı faiz alacağının hüküm altına alınması gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.