11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/13750 Karar No: 2017/5999 Karar Tarihi: 27.09.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13750 Esas 2017/5999 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir. Suç, resmi belgede sahteciliktir. Sanık beraat etmiştir. Mahkeme, noter onaylı bir özel belgenin, resmi belge niteliği taşımadığı gerekçesiyle katılanın bilgisi ve rızası olmadan imzalanan şirket ana sözleşmesinin suç teşkil etmediğine hükmetmiştir. Ancak, suç tarihi itibariyle yürürlükte olan 765 sayılı TCK'nın 345. maddesi uyarınca sanığın eylemi özel belgede sahtecilik suçunu oluşturmuştur. Hükümde, suç tarihinden iddianame tarihine kadar gerçekleşen asli dava zamanaşımının gözetilmemesi nedeniyle bozma kararı verilmiştir. Sanık hakkındaki kamu davası, zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Kanunlar: 765 sayılı TCK'nın 345. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi, 765 sayılı TCK'nın 102/4. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri.
11. Ceza Dairesi 2017/13750 E. , 2017/5999 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat
Yargılamaya konu 15/02/2005 tarih ve 18905 yevmiye sayılı, katılanın bilgi ve rızası dışında imzalandığı iddia olunan şirket ana sözleşmesinin özel belge niteliğinde olup, noter tarafından onaylanmış olmasının özel belgeyi resmi belgeye dönüştürmeyeceği cihetle, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Sanığın eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olduğu anlaşılan 765 sayılı TCK"nın 345. maddesindeki özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; özel belgede sahtecilik suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nın 102/4. maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, suç tarihinden iddianame tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 27.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.