4. Hukuk Dairesi 2021/3098 E. , 2021/2080 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin itirazın reddine dair verilen kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü; -K A R A R-
Davacı vekili, 30.07.2018 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazasında, kendi kullandığı motosiklet ile davalı ... şirketine sigortalı aracın çarpışması neticesinde yaralandığını ve %13 oranında malül kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00 TL iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Yargılama sırasında dava değerini 71.882,73 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, talebin reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulü ile 71.882,73 TL sürekli İş göremezlik tazminatının 06.08.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ... Sigorta A.Ş."den alınarak başvurana ödenmesine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklı cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak kaza tarihinde Jandarma tarafından tutulan kaza tespit tutanağında, ... plakalı aracın ... 1. Sokak kavşağına geldiğinde karşı yönden gelen .... plakalı motosiklet ile karşılıklı çarpışmaları sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, davalıya sigortalı dava dışı araç (... . sürücüsü ...."ün KTK 56/1-a gereği şerit izleme ve değiştirme kuralını ihlal ettiği, davacı sürücü ..."ın( ....) ise aynı Yasanın 51/1-b maddesi gereği araçların hızını aracın yük ve teknik özelliğine göre görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak kuralını ihlal ettiği rapor edilmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince hükme esas alınan 16.01.2020 tarihli aktüerya raporunda dava dışı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek davacının işgöremezlik tazminatı hesaplanmış ve karar verilmiştir. Davalı vekili %100 kusuru kabul etmediklerini kaza tespit tutanağında her iki sürücüye de kusur verildiğini bu nedenle zararın tümünden sorumlu olmadıklarını kusur konusunda bilirkişi raporu alınması savunması ile karara itiraz etmiş, İtiraz Hakem Heyetince itirazı reddedilmiştir. Ancak yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince, soruşturma dosyası var ise araştırılıp dosyaya temini sağlanarak, kaza tespit tutanağı da irdelenmek suretiyle tarafların kusur oranlarına ilişkin, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
3-Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 25.03.2019 tarihli raporuna göre davacının kazadan kaynaklı maluliyetinin %13 olduğu tespit edilmiş ancak bu oran belirlenirken hangi yönetmelik hükümlerinin esas alındığı belirtilmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
O halde İtiraz Hakem Heyetince; davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek, davacıya ait Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporu da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, ATK 3.İhtisas Kurulu"ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından rapor alınıp, sonucuna göre, temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar dikkatle gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
4- Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde sözkonusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md. 52) düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması sözkonusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir.
Somut olayda; kazadan sonra düzenlenen tespit tutanağında davacı motosiklet sürücüsünün koruyucu tertibatlarının tespit edilemediği işaretlenmiştir. Davacının dosyadaki tedavi evrakları ve başvuruda sunduğu rapordan yaralanmasının "Sol femur tibial diafiz Kırığı, sol kalça fleks, ayak bileği, diz ve kalçada orta ileri derecede artritik değişiklikler" şeklinde olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, davacının kazalı motosiklete koruyucu ekipman kullanmaksızın (dizliksiz v.s) bindiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davalı vekili, dizlik takılmaması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini savunmuştur.
KTK ve Karayolları Trafik Yönetmelik hükümlerine ve aracın özelliğine göre takılması gereken dizlik gibi koruyucu ekipmanların takılıp takılmadığının, takılmadı ise zarara etkisinin araştırılarak tartışılması gerekmektedir. Koruyucu ekipmanların takılmaması halinde Daire’nin uygulamaları da dikkate alınarak TBK’nın 52. maddesi uyarınca %20 oranında tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerekip gerekmediğinin tartışılarak karar verilmesi gerekirken davalının savunmasına itibar edilmeyerek ve karar yerinde tartışılmayarak hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 01/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.