17. Hukuk Dairesi 2015/8755 E. , 2018/3658 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ... adına kayıtlı olan ve kaza günü davalının sevk ve idaresinde olan ... plakalı aracın yoldan geçmekte olan ..."e 19.06.2009 günü çarpmak sureti ile ölümüne sebebiyet verdiğini, davalı adına kayıtlı aracın müvekkili şirket tarafından poliçe ile KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalandığını, bu kaza nedeniyle ... isimli şahsın hayatını kaybettiğini, dosyaya ibraz ettikleri Trafik Kaza Tespit Tutanağına göre olayın meydana gelmesinde ... plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, kural olarak zorunlu mali sorumluluk kapsamında 3. kişilere verilen zararların kusur oranında sigorta tarafından ödendiğini ve sigortalıya rücu edilemeyeceğini, fakat burada meydana gelen araç sürücüsünün ehliyetsiz araç kullanması davranışı ile meydana geldiğinden zararın sigorta kapsamı dışında olduğunu, bu durumda oluşan zarardan sigortalının kendisinin sorumlu olduğunu, meydana gelen kaza nedeni ile müvekkili şirket tarafından kazada hayatını kaybedeninin mirasçılarına zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında 03.11.2009 tarihinde toplam 33.557,88 TL ödeme yapıldığını, ayrıca bu zorunlu trafik poliçesi sigortasından yararlanan hak sahiplerinin bu poliçeden doğan tüm haklarını müvekkili şirkete devrettiğini ve kendisini ibra ettiğini, müvekkil şirketin kazaya karışan
aracın zorunlu trafik sigortası poliçesinden dolayı toplam ödemiş olduğu paranın 33.557,88 TL olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin TTK 1301 ve devamı maddelerine göre de sigortalısının yasal halefi sıfatıyla hasara sebebiyet verenlerden 3. kişilere ödediği miktarı talep ve dava hakkına sahip olduğunu, kazanın tamamen ehliyetsiz olarak araç kullanan sürücü davalı ..."in kusuru sebebiyle meydana geldiğini, bu durumda davalının zararı tazmin sorumluluğunun doğduğunu belirterek müvekkili şirketin zorunlu trafik sigortası nedeniyle 3. kişiye ödediği tazminat olan 33.557,00 TL’nin fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere hak sahiplerine ödenme tarihi olan 03.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu belirterek davacı şirketin açtığı davayı kabul etmemiştir.
Mahkemece, Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının kapsamını, sigortalı sürücünün 3. Kişilere vermiş olduğu zararların sigorta şirketince karşılanması esasına dayanması ve karşılanan bu zararın sigorta şirketince ancak 3. kişilerden kusuru oranında rücu yoluyla tahsil imkânının bulunması, zaten kendisini bedel ödeyerek sigortalatan sigortalıya rücu imkanının olmaması ve bu durumun aksini düşünmenin sigorta mantığına ve hakkaniyete aykırı düşeceği kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, dava dışı 3. kişiye ödeme yapan trafik sigortacısının ödediği bedelin, KTK"nun 95. maddesi ile ZMSS poliçesi ve ZMSS Genel Şartları gereği davalı sigortalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
KTK"nun 95. maddesinde "Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir" hükmüne yer verilmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4.b maddesinde ise; tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre
gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda meydana gelmesi halinde, sigortacının işletene kusur oranında rücu edebileceği belirtilmiştir.
Anılan bu düzenlemelere göre; davalı sigortalıya ait araç sürücüsünün kazadaki kusuru oranında davacının rücu hakkının doğacağı da gözetilerek; konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiden kazanın oluşumunda davalının kusur durumunun ne olduğu konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.