Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2009/17-472
Karar No: 2009/563

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/17-472 Esas 2009/563 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2009/17-472 E.  ,  2009/563 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 12/05/2009
    NUMARASI : 2009/79-2009/190

                    
    Taraflar arasındaki “rücuen tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 11.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.09.2006 gün ve 2006/90 E.-2006/535 K.  sayılı kararın incelenmesi davalı İdare vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 11.11.2008 gün ve 2008/4976 E.-5259 K.  sayılı ilamı ile;(...Davacı vekili, müvekkili şirkete kasko sigortalı araçta meydana gelen 18.477.70-YTL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalı sürücünün olayda tam kusurlu olduğunu, davalı aracın trafik sigortasından poliçe limiti 5.000-YTL’nin tahsili için müracaat ettiklerini belirterek, bakiye 13.477 70-YTL’nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Milli Savunma Bakanlığı vekili, görev, yetki, zamanaşımı itirazında bulunarak, kusur ve hasarı kabul etmediğini, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı K. K.., duruşmalara gelmediği gibi davaya yazılı cevap ta vermemiştir.
    Mahkemece toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 12.887.71-YTL. tazminatın, ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Milli Savunma Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, kaza tespit tutanağında belirtilen olayın oluş şekline uygun olarak alınan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuştur. Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı’nın 2005/428-241 sayılı iddianamesi ve eklerinde olayın oluş şekli farklı kabul edilmiş ve davalı K. K.. hakkında kabul edilen oluşa göre 3/8 kusur izafe edilerek dava açılmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bu husus değerlendirilmemiştir. Bu durumda mahkemece; davalı Kamil Köse hakkında Askeri Mahkemeye açılan dava dosyasının getirtilmesi, kaza tespit tutanağını düzenleyen tutanak mümzilerinin olayın oluşu hakkında beyanlarının alınması; daha sonra kusur ve hasar yönünden yeniden tüm delillerin birlikte değerlendirileceği, bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değil, bozma sebebidir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    TEMYİZ EDEN: Davalı Milli Savunma Bakanlığı vekili

      HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    I- Hukuk Genel Kurulu’ndaki görüşme sırasında, işin esasına geçilmeden önce, direnme kararının gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı hususu, ön sorun olarak incelenmiştir. 
    Ön sorunun konusunu oluşturan olgu şudur:
    Davalı .l K..’nin sevk ve idaresindeki askeri araç, davacı sigorta şirketine kasko sigortalı sivil araca arkadan çarpmak sureti ile hasara sebebiyet vermiştir.
    Yerel Mahkeme ilk kararında, kaza tespit tutanağında belirtilen olayın oluş şekline uygun olarak alınan ve askeri araç sürücüsü davalı K.l K..’nin olayda tam kusurlu olduğunu belirten bilirkişi raporunu esas almak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Özel Daire, yukarıda açıklanan nedenlerle kararı bozmuştur.
    Yerel Mahkemece, önceki gerekçelerle ve ayrıca dosyada mevcut olduğu halde ilk kararda değinilmemiş olan Askeri Savcılık Soruşturma Raporundan bahsedilerek; anılan rapora göre davalı K.l K..’nin kazada 3/8 oranında kusurlu bulunduğu, ancak davalı şoför ile ilgili verilen olumlu ifadelerin de etkisi nedeni ile raporun o şekilde düzenlenmiş olabileceği, askeri mahkemedeki ifadelere ve alınan raporlara da davacının her hangi bir etkide bulunabilmesinin ve kendisini orada savunabilmesinin mümkün olmadığı, yine davalı K.l K.. ile tanık R. Y..’nın Askeri Savcılık soruşturması aşamasında alınan ifadelerinde; olayın trafik kaza tutanağında belirtilen şekilde gerçekleştiğini beyan ettikleri gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Yukarıda anlatılan olayların gelişimine göre, temyize konu kararın gerçekte bir direnme kararı olup almadığı, bozulan önceki kararda dayanılmayan yeni olgulara ve başka bir gerekçeye dayalı yeni bir hüküm niteliğinde olup olmadığı ön sorun olarak değerlendirilmiş; dosyada mevcut olduğu halde ilk kararda değinilmemiş olan Askeri Savcılık Soruşturma Raporundan ve yine davalı K. K.. ile tanık R. Y..’nın Askeri Savcılık soruşturması aşamasında alınan ifadelerinden direnme kararında yukarıda belirtilen şekilde bahsedilmiş olmasının direnme gerekçesinin yasal çerçevede genişletilmesi olduğu  ve ön sorun bulunmadığı  ikinci oylamada oyçokluğu ile kabul edilerek; direnme hükmünün esastan incelenmesine geçilmiştir. 
    II- İşin esasına yönelik olarak yapılan incelemede:
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,  Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ:  I-Yukarıda (I) maddede gösterilen nedenlerle ön sorunun reddine 18.11.2009 tarihinde nisap sağlanamadığından 25.11.2009 günlü ikinci görüşmede oyçokluğu ile,                           II- Yukarıda (II) maddede açıklanan nedenlerle; Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 25.11.2009 gününde yapılan  ilk görüşmede oybirliği ile,karar verildi.
                                                                                                                                       

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi