a Zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma sanıklar Süleyman ve Ali hakkında - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/4671 Esas 2018/8243 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4671
Karar No: 2018/8243
Karar Tarihi: 21.11.2018

a Zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma sanıklar Süleyman ve Ali hakkında - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/4671 Esas 2018/8243 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Antalya 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan bir yargılama sonucunda, zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan iki kişi olan Süleyman ve Ali mahkum edilmiştir. Ayrıca, görevi kötüye kullanma suçundan bir kişi de mahkum edilmiştir. Mahkeme, hükümleri verirken, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesiyle CUMK'nın 318 ve CMK'nın 299. maddelerine atıfta bulunmuştur. Sanıkların müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazları reddedilmiş ve hükümler onanmıştır.
Kanun maddelerinin açıklanması:
- 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi: Verilen hükümlerin ne kadar süreyle infaz edileceğine ilişkin düzenlemeleri içermektedir.
- CMUK'nın 318. maddesi: Mahkeme başkanının, duruşma öncesinde sanık hakkında yapılacak araştırmaları düzenlemekle yükümlü olduğunu belirtir.
- CMK'nın 299. maddesi: Sanığın duruşmaya katılmaması durumunda yargılama sürecinin nasıl işleyeceğine dair düzenlemeleri içermektedir.

10. Ceza Dairesi 2018/4671 E. , 2018/8243 K.
"İçtihat Metni"

Mahkeme : ANTALYA 7. Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : a) Zincirleme olarak uyuşturucu madde ticareti yapma (sanıklar Süleyman ve Ali hakkında)
b) Görevi kötüye kullanma (sanık ... hakkında)
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Hükmedilen hapis cezasının süresine göre, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesinin 1. fıkrası ile CMUK"nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca sanık ... müdafiinin duruşma isteğinin reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
Gerekçeli karar başlığında sanık ..."ın tutuklandığı tarih ile sanık ..."nin tutuklandığı ve tahliye edildiği tarihlerin gösterilmemesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipleri ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıkların müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 21/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.