11. Hukuk Dairesi 2017/4429 E. , 2017/7156 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/12/2014 tarih ve 2014/795-2014/252 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 12/12/2017 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan 30.11.2005 tarihli sözleşme uyarınca müvekkilin inşa edeceği ... S isimli gemide kullanılacak olan makine ve teçhizatın davalı şirket tarafından satım ve tesliminin kararlaştırıldığını, sözleşme konusu makine ve teçhizatın davalı tarafça sözleşmede kararlaştırılan tarihte teslim edilmediğini, müvekkilinin geç teslim nedeniyle rıhtımın işgal edilmesinden dolayı her ay 60.000 USD, taşeron iş kayıpları nedeniyle aylık 120.000 USD, tersane sahasının işgal edilmesi sebebiyle aylık 60.000 USD, geminin navlun kaybı ve gemi için alınan kredilerin fazladan ödenmek zorunda kalınan faizleri için 664.400 USD vd. zararları doğduğunu ileri sürerek, şimdilik 150.000 USD’nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşmeye göre kendi yükümlülüğünü gecikmeli olarak yerine getirdiğini, davacı alıcının öncelikli ediminde gecikmesinin temerrüdün oluşmasına engel olduğunu, öncelikli edimde gecikme halinde sürenin yeniden belirleneceğinin sözleşme hükmü olduğunu, temerrüdün varlığı kabul edilse dahi müvekkili satıcının temerrüde düşmekte kusurunun bulunmadığını, davacı taleplerinin taraflar arasındaki sözleşmenin 6/6. maddesine göre değerlendirilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmede davacının geç teslim nedeniyle talep edebileceği yegane tazminatın belirlendiği, cezai şartı aşan zararı talep edebileceği düşünülse dahi bu durumda satıcının kusurunun ispatlanması gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6. maddesine göre süre sayımının devreye girmesi söz konusu olduğundan teslimatta herhangi bir gecikmenin de olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.