Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/7915
Karar No: 2015/4549
Karar Tarihi: 31.03.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/7915 Esas 2015/4549 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkilinin 2 adet tır siparişi verip, davalıya 60.000 TL bedelli çek, pey akçesi niteliğinde olmak üzere keşide ederek teslim ettiğini, siparişin iptal edilmesi gerektiren durumlar ortaya çıkınca davalının çeki iade etmeyerek tahsil ettiğini, ancak müvekkili şirketin faturayı kabul etmediğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen pey akçesi niteliğindeki ödemenin iade edilmediğini iddia ederek, davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ise, cayma akçesi niteliğinde olan çeki iade etmeyeceğini savunmuştur. Mahkeme, davacı tarafından verilen çekin cayma akçesi niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 156. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 177 ve 178. maddeleri).
19. Hukuk Dairesi         2014/7915 E.  ,  2015/4549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. .... ile davalı vek. Av. ...... gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili şirketin 2011 yılı Ekim ayında teslim edilmek üzere 2 adet tır siparişi verip, 30.12.2011 tarihli 60.000,00 TL bedelli çeki, pey akçesi niteliğinde olmak üzere keşide ederek davalıya teslim ettiğini, müvekkili şirket yönünden siparişin iptal edilmesini gerektiren durumlar ortaya çıkınca davalı şirket ilgilileri ile görüşme yapılarak Ekim 2011 ayında siparişlerin iptal edildiğini, davalının sözkonusu çeki iade etmeyerek tahsil ettiğini ve “hizmet bedeli” açıklamasıyla fatura düzenleyip, gönderdiğini, ancak müvekkili şirketin faturayı kabul etmediğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen pey akçesi niteliğindeki ödemenin iade edilmediğini iddia ederek, davalıya ödenmiş 60.000,00 TL pey akçesinin avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında akdedilen 13.06.2011 tarihli sözleşme ile, herbiri 108.000 Euro değerinde davacının istek ve taleplerine uygun özel üretim olan 2 adet aracın satışının belirlendiğini, sözleşmenin eki niteliğinde olan Genel Satış Koşullarının 3. maddesi gereğince 60.000 TL"lik çekin ön ödeme olduğunu, yine satış sözleşmesinin ayrılan eki niteliğinde olan sipariş formunun 4. maddesinde, alıcı tarafından sipariş konusu araçların alınmasından vazgeçilmesi veya alıcı tarafından sipariş edilen araçlara ilişkin ödemenin vadesinde yapılmaması veya akredetifin alıcı tarafından kabul edilir nitelikte olmaması hallerinden herhangi birinin gerçekleşmiş olması durumunda yapılan ön ödeme ve verilen kaporanın .... tarafından iade edilmeyeceği, bu konuda Volvo"dan tazminat talep edilmeyeceğinin kabul, beyan ve taahhüt edildiğini, davacı tarafından 20.09.2011 tarihinde müvekkili şirkete gönderilmiş olan iptal dilekçesi üzerinde taraflar arasında hiçbir zaman mutabakat sağlanmadığını, müvekkili şirket yetkilisinin 03.10.2011 tarihinde davacı şirket yetkilisine gönderdiği e-mail ile satış sözleşmesinden ve onun ayrılmaz eki niteliğinde olan sipariş formundan doğan ön ödemeye ilişkin hakların kullanılacağının belirtildiğini, iptal dilekçesinin müvekkili şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, bu nedenle iptal dilekçesinin herhangi bir hüküm ifade etmeyip, sözkonusu sözleşme ve eklerinin halen yürürlükte olduğunu, bir an için iptal dilekçesinin taraflar arasında hüküm ifade ettiği kabul edilse bile 60.000,00 TL bedelli çek, pey akçesi niteliğinde olmayıp, cayma akçesi niteliğinde olup, bu nedenle bedelin iadesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

    Mahkemece dava konusu satım sözleşmesinin eki niteliğinde olan sipariş formunun 4. maddesinde “alıcı tarafından sipariş konusu araçların satın alımından vazgeçilmesi veya alıcı tarafından sipariş konusu araçlara ilişkin ödemenin vadesinde yapılmaması veya akredetifin satıcı tarafından kabul edilebilir nitelikte olmaması hallerinden herhangi birinin gerçekleşmiş olması durumunda alıcı tarafından verilen depozitonun veya keşide edilen ön ödemeye ilişkin çekin satıcı tarafından iade edilmeyeceği, bu konuda satıcıdan herhangi bir isim altında tazminat talep etme hakkının olmadığının davacı tarafça kabul edildiği, yine sözleşmenin 3. maddesinde “araçların mülkiyeti alıcıya teslim ve sözleşme değerinin tamamının ödenmesiyle geçecektir. Alıcının yapmış olduğu 60.000 TL tutarındaki ön ödemeyi takiben alıcının sözleşmenin bir kısmını veya tamamını feshetmesi halinde Volvo"nun uğrayacağı zararın miktarı en az yapılmış olan ödemeye eşit miktar olarak kabul edilecektir.” hükmünün bulunduğu, her iki madde içeriği dikkate alındığına davacı tarafından verilen 60.000 TL"lik çek, cayma akçesi niteliğinde olup, BK"nun 156. maddesi (6098 sayılı TBK m. 177 ve 178. maddeleri) uyarınca, cayma akçesinin iadesinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi