16. Hukuk Dairesi 2017/1737 E. , 2017/3351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... vs., ... vs., ... ve Hazine tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ...Mahallesi çalışma alanında bulunan 25525 ada 1 parsel sayılı 10.792,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesinde; 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, (B) ile gösterilen 1.015,00 metrekarelik bölümünün kullanımsız olduğu, (C) ile gösterilen 549,00 metrekare bölümünün yol olarak kullanıldığı, (D) ile gösterilen 354,00 metrekarelik bölümün dava dışı ..."in, (E) ile gösterilen 2.226,00 metrekarelik bölümün dava dışı ..."ın 2002 yılından beri kullanımlarında olduğu, 25522 ada 2 parsel sayılı 2.491,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesinde; 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, (A) ve (C) ile gösterilen 1.347,60 ve 122,00 metrekarelik bölümlerinin davaya dahil edilen ..."ın kullanımında olduğu, (D) ile gösterilen 679,00 metrekarelik bölümünün kullanımsız olduğu, (B) ile gösterilen 342,40 metrekare bölümünün yol olarak kullanıldığı belirtilerek davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, kullanımlarında olan taşınmaz bölümleri yönüyle adlarına kullanıcı şerhi verilmediğini, bir kısım yerlerin de yolda bırakıldığını öne sürerek; davacı ..., davacı ..., davacı ... ve Davacı ... de aynı iddia ve sebeplerle ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında davalı Hazine çekişmeli taşınmazların bir bölümünün devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu öne sürerek adına kullanıcı şerhi verilen kişilerin kullandıkları yere tekabül eden bölümleri üzerindeki kullanıcı şerhlerinin iptali istemiyle davaya müdahil olmuştur. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, davacı ...’nun 25525 ada 1 nolu parsel ile 25519 ada 1 nolu parsel arasındaki kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve imar yolunda kalan ve fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 12.03.2015 tarihli rapor ve krokisinde (P) ile gösterilen 122.32 metrekarelik kısmı hakkındaki ve hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve imar planında kamu alanında kaldığından kullanıcı tespiti yapılmamış 25519 ada 1 parsel içindeki 320.25 metrekarelik (O) kısmı hakkındaki dava dilekçesinin, mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, davacı ...’nun davasının, 25525 ada 1 nolu parsel içindeki “bilinemedi” olarak tespit gören (A) bölümü içindeki 174.90 metrekarelik (F) kısmı yönünden ispatlanamadığından reddine, 25525 ada 1 parsel ile 25519 ada 1 nolu parsel arasındaki kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve 337.19 metrekarelik (U) kısmı hakkındaki ve yine kadastro tutanağı düzenlenmemiş olup imar planında kamu alanında kaldığı için kullanıcı tespiti yapılmamış 25519 ada 1 parsel içindeki 6.35 metrekarelik (T) kısmı hakkındaki dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, davacı ...’in davasının, 25525 ada 1 nolu parsel içindeki “bilinemedi” olarak tespit gören (A) bölümü içindeki 274.18 metrekarelik (G) kısmı yönünden (bu kısım içindeki taşlık-kayalık (1K) bölümü için kullanımsız olduğundan, (G)’nin kalanı için ise kendisinin kullandığını ispatlayamadığından), aynı parsel içindeki “kullanımsız” olarak tespit gören (B) bölümü içinde kalan 94.89 metrekarelik (H) kısmı yönünden (bu kısım içindeki taşlık-kayalık (2K) bölümü için kullanımsız olduğundan, (H)’nin kalanı için ise kendisinin kullandığını ispatlayamadığından) reddine, 25525 ada 1 nolu parsel ile 25519 ada 1 nolu parsel ve 25522 ada 2 nolu parsel arasındaki kadastro tutanağı düzenlenmemiş ve imar yolunda kalan ve 269.89 metrekarelik (Ç) kısmı hakkındaki dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, davacı ...’ın davasının, 25522 ada 2 nolu parselde ... adına kullanıcı tespiti gören (C) kısmı yönünden ve aynı parselde “kullanımsız” olarak tespit gören (D) bölümü içindeki (S) ile gösterilen 164.07 metrekarelik, “yol” olarak tespit gören (B) bölümü içindeki ve aynı rapor ve krokide (R) ile gösterilen 89.20 metrekarelik kısım hakkındaki davanın ispatlanamadığından reddine, tutanak düzenlenmemiş ve kullanıcı tespiti yapılmamış 25522 ada 4 nolu parsel içinde kalan (Y) ile gösterilen 154.56 metrekarelik kısım hakkındaki dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, davacı ...’ün, 25525 ada 1 nolu parselde “bilinemedi” olarak tespit gören (A) bölümü içinde kalan ve (Z) ile gösterilen 2.956,32 metrekarelik kısmı yönünden (bu kısım içindeki taşlık-kayalık (6K) bölümü için kullanımsız olduğundan, (Z)’nin kalanı için ise kendisinin kullandığını ispatlayamadığından), aynı parselde “kullanımsız” olarak tespit gören (B) bölümü içinde kalan ve (V) ile gösterilen 213.30 metrekarelik (bu kısım içindeki taşlık-kayalık (5K) bölümü için kullanımsız olduğundan, (V)’nin kalanı için ise kendisinin kullandığını ispatlayamadığından), 25522 ada 2 nolu parselde ... adına kullanıcı tespiti gören (C) kısmı, aynı parselde “kullanımsız” olarak tespit gören (D) bölümü içindeki (S) ile gösterilen 164.07 metrekarelik kısım, “yol” olarak tespit gören (B) bölümü içindeki ve (R ) ile gösterilen 89.20 metrekarelik kısım hakkındaki davanın ispatlanamadığından reddine, tutanak düzenlenmemiş ve kullanıcı tespiti yapılmamış 25522 ada 4 nolu parsel içindeki kalan ve (Y) ile gösterilen 154.56 metrekarelik kısım hakkındaki dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, görevsizlik kararı verilen bölümler yönüyle, kararın kesinleştiği tarihten itibaren süresinde başvurulması halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine, katılan Hâzinenin, çekişmeli 25525 ada 1 nolu parselin 12.03.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (L), (M) ve (N) ile gösterilen bölümlerinden gerçek kişiler adına kullanıcı şerhi verilen kısımlar (İK, 3K, 6K, 7K harfli) hakkındaki ve aynı yer 25522 ada 2 nolu parselde gerçek kişiler adına tespit edilen bölümleri hakkındaki davasının 6292 sayılı Kanun’un 9/2. maddesi gereğince durdurulmasına, 25525 ada 1 nolu parsel ve aynı yerdeki 25522 ada 2 nolu parsel nolu taşınmazların tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline ve tescil işlemi için kadastro tutanağının Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine, Tapu kaydına, taşınmazların kadastro tutanağının beyanlar hanelerinde yer alan kullanıcı şerhine yönelik olarak (durdurma kararı verilen kısımlar yönünden) Hazine tarafından açılmış bir dava bulunduğu ve bu davanın 6292 sayılı Yasa"nın 9. maddesi uyarınca durdurulduğu şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı-müdahil Hazine vekili, davacılar ... ve arkadaşları vekili, davacılar ... ve arkadaşları vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine onanmasına karar verilmiş, bu kez de davalı ..., davacılar ... ve arkadaşları vekili, birleşen dosya davacıları ... ve arkadaşları vekili, davalı-asli müdahil Hazine vekili tarafından bu kez de karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1- 25522 ada 2 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (C) ile gösterilen bölümlerinde lehine kullanım şerhi verilen ...’a gerekçeli karar 8.12.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup kararı temyiz etmediği anlaşıldığına göre temyiz yoluna gitmemiş olanın karar düzeltme istemede hukuki yararı olmadığından bu yola başvuramayacağı anlaşılmış olup karar düzeltme talebinin bu nedenle REDDİNE,
2- Davacı ...’nun davasına konu olan ve krokisinde (P) ve (O) ile gösterilen bölümler; davacı ...’nun davasına konu olan ve krokisinde (U) ve (T) ile gösterilen bölümler, davacı ...’in davasına konu olan ve krokisinde (Ç) ile gösterilen bölüm; davacı ...’ün davasına konu olan ve krokisinde (Y) ile gösterilen bölümler yönünden Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş olup görevsizlik kararlarının temyizi üzerine verilen Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yoluna gidilemeyeceğinden (Md.440/III-3). Bu bölümlere yönelik olan karar düzeltme istemlerinin bu nedenle ayrı ayrı REDDİNE,
3- Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmadığından tarafların 25552 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelen karar düzeltme istekleri yerinde olmadığından REDDİNE,
4- Tarafların tüm delilleri toplanıp, inceledikten ve HMK"nın 186. maddesine göre, son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin, aynı Yasa"nın 297. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte yazması ve hüküm sonucunu 294. maddede öngörülen biçimde tefhim etmesi asildir. HMK"nın 297. maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren tefhim ile aleniyeti ve hukuki varlık kazanan kısa karara uygun olarak gerekçeli kararın yazılması zorunludur. Hakim, kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan el çekmiş olup, gerekçeli kararını da bu kısa karar ile çelişmeyecek şekilde yazması gerekmektedir. Kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili yada farklı olması yargılamanın aleniyetine, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasa"nın 141. maddesi ile HMK"nın yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca, anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksi düşünce ve uygulama yargının, hakimin ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile bağdaşmaz. Diğer yandan, karar vermekle hakim, o davadan el çekmiş olup, yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen bu karar, artık hiçbir şekilde değiştirilemez. HMK"nın 305. maddesinde düzenlenen tavzih veya aynı Yasa"nın 304. maddesinde düzenlenen tashih (maddi hataların düzeltilmesi) yoluyla da hükmün değiştirilmesi söz konusu olamaz. Somut olaya gelince, Mahkemece tefhim edilen 27.10.2015 tarihli kısa karar ile gerekçeli kararın 1. nolu bendinde, Asıl dosya davacıları ... ve arkadaşlarının davasının “kısmen kabul ve kısmen reddine” karar verildikten sonra, “Hükmün tefhiminden sonra, hüküm asıl dava yönünden de gerekçeye uygun olarak tümüyle ret kararı doğrultusunda oluşturulmakla birlikte, 1 nolu bentte maddi yazım hatası yapılarak "1- Asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine," yazıldığı görülmekle, bu ifade "1- Asıl davanın reddine," şeklinde düzeltilerek söz konusu maddi yazım hatası giderilmiştir.” şeklindeki 17.11.2015 tarihli ek karar ile maddi hata yapıldığı gerekçesiyle hükmün değiştirilmesi hatalı olup tarafların 25525 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelen karar düzeltme isteklerinin kabulü ile bu Dairemizin 15.11.2016 tarih ve 2016/2117 Esas, 9105 Karar sayılı onama kararının kaldırılarak hükmün 25525 ada 1 parsel yönünden açıklanan bu nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların sair itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 09.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.