Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9325
Karar No: 2018/3641

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/9325 Esas 2018/3641 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/9325 E.  ,  2018/3641 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili, davalıların işleten/ sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıları eşi/ kızı ..."a çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını, davalı sürücünün kazada tam kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... şirketi sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 2.000,00 TL. maddi ve 80.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; 03.02.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 137.068,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... vekili, davalıya atfedilen kusuru kabul etmediklerini, davacılar yakınının gelir getirici çalışması olmadığı için davacılara destek olmasının mümkün olmadığını, istenen manevi tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... şirketi vekili, poliçe limitiyle sınırlı biçimde ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, gerekli tüm belgeler ile usulünce yapılmış başvuru olmadığından davadan önce temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacıların maddi tazminat isteminin kabulü ile davacı ... için 127.775,00 TL. ve ... için 9.293,00 TL"nin, davalı ... şirketi yönünden dava ve diğer davalı
    yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı ... için 10.000,00 TL. ve ... için 7.500,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."dan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Hükmü temyiz eden davalı ...Ş. vekilinin 12.07.2017 tarihli dilekçesiyle temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve davalı vekilinin vekaletnamesinde temyizden feragate yetkili olduğu anlaşıldığından, bu davalının temyiz isteminin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; konusunda uzman bilirkişi heyetinin, oluşa ve dosya kapsamına uygun raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; manevi tazminatın takdirinde TBK"nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, 6098 sayılı TBK"nun 53/3. maddesi gereği destekten yoksun kalma tazminatı ile 56. maddesi gereği manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarında sahip oldukları sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse TBK"nun 53/3. maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
    Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Ölenin parasal veya bedensel destekliğinin derecesi ile bundan yoksun kalanların tazminat isteklerinin ölçüsü ya da hesaplama yöntemi
    konusunda, öğretide görüş birliği yoktur. Gerçek yardım miktarının yeterli delillerle ispat edilemediği durumlarda yargıç, takdir hakkını kullanarak yardım miktarını belirleyebilecektir. Bu belirlemede, destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
    Davacıların desteği olan Yadigar Gel, evli ve çocuksuz olarak ölmüş, geride davacı eşi ile annesi kalmıştır. Mahkemenin hükme esas aldığı 28.11.2014 tarihli aktüerya uzmanı raporunda; desteğin ölmeyip sağ kalmış olması halinde gelirinin % 30"luk kısmını kendisine ve kalan % 70"lik kısmını hak sahibi olan davacılara ayıracağı; davacılara ayıracağı kabul edilen % 70"lik bölüm yönünden ise, hak sahibi iki davacının da pay alacağı dönem için davacı eşe % 70 ve davacı anneye % 30 oranında, annenin destek almaktan çıkmasından sonra % 70"lik payın tamamının davacı eşe ayrılacağı kabul edilerek paylar belirlenip hesaplama yapılmıştır. Belirtilen şekilde iki hak sahibi bulunan desteğin, kendisine ayırdığı payın yakınlarına ayıracağı paydan daha düşük kabulü hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi; ölüm tarihinde 26 yaşında olan desteğin, ileride çocuklarının olabileceği ve onlara da gelirinden pay ayıracağı raporda dikkate alınmamış olup bu haliyle rapor, hükme esas almaya elverişli değildir.
    Evli ve çocuksuz ölen desteğin ileride en az iki çocuğunun olacağı, gelirinden davacılar ile birlikte çocuklarına da pay ayıracağı; yine, desteğin kendisine ve eşine ayıracağı pay ile annesine ayıracağı payın da eşit olamayacağı dikkate alınarak; ölüm tarihinden itibaren ve çocuğunun olacağı varsayılan 2 yıl sonraki döneme kadar 2 pay desteğe ayrılacak, 2 pay eşe, bir pay anneye verilecek; ileriki yıllarda bir süre sonra ikinci çocuğu olacağı varsayılmalıdır. Bu nedenle çocukların olacağı süreler için de desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer ve anneye de bir pay verilecektir.
    Bu durumda mahkemece; Dairemiz"in yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda ifade olunan destek payları esas alınmak suretiyle davacıların talep edebileceği tazminat miktarlarının belirlenmesi konusunda, başka bir aktüerya uzmanından rapor alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, destek paylarının hatalı belirlendiği rapordaki hesaplamanın kabulü doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ...ye ve ..."a geri verilmesine 2.4.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi