11. Hukuk Dairesi 2016/4937 E. , 2017/7145 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/11/2014 tarih ve 2012/240-2014/244 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile ... arasında imzalanan 26/02/2009 tarihli sözleşme çerçevesinde “...” isimli eserin tüm dünyada Türkçe yayın haklarının münhasıran müvekkiline devredildiğini, eserin çevirisi için davalı gerçek kişiler ile 5/3/2010 tarihli çeviri sözleşmesi yapıldığını ve çeviriden doğan mali hakların müvekkiline verildiğini, eserin davalı şirket tarafından yayınlandığını, eserin çevirmenleri olarak da diğer davalıların belirtildiğini, kitabın davalı şirket tarafından basılması nedeniyle müvekkili tarafından yayınlanamayarak, yapılan tüm hazırlık ve emeklerin boşa gittiğini, müvekkili ile davalı ... arasında gizlilik anlaşması yapılarak müvekkilinin yürüttüğü projelerin üçüncü kişilerce öğrenilmesinin önüne geçilmek istendiğini, yine müvekkili ile davalılar arasında yapılan çeviri sözleşmesinin ticari sır niteliğinde olup, davalıların bu yükümlülüklerine de aykırı davrandıklarını, davalı şirketin de hukuka aykırı elde ettiği bu bilgilerle eseri yayınlayarak haksız rekabette bulunduğunu ileri sürerek, eserin davalılarca izinsiz ve sözleşmesiz olarak çoğaltılması ve yayılması sebebiyle FSEK’in 68 m. gereğince 1.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Ltd. Şti. vekili, müvekkili ile ... arasında imzalanan 02/12/2010 tarihli sözleşme çerçevesinde “...” isimli eserin tüm dünyada Türkçe yayın haklarının münhasıran müvekkiline devredildiğini, söz konusu eserin çevirisi için diğer davalılar ile 13/12/2010 tarihli çeviri
sözleşmesi yapıldığını, eserin tercüme edilip, yayınlandığını, çevirmenlere de ücretlerinin ödendiğini, telif bedelinin de ...’e ödendiğini, davacının lisans sözleşmesinin telif bedelinin ödenmemesi nedeniyle 08/11/2010 tarihinde feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının sözleşme kapsamında sözleşmenin geçerlik şartı, kurulma, yürürlüğe konma ve haklara sahip olabilme şartını ihtiva eden ve sözleşmenin kurulması için şart koşulan ödemeyi malike yaptığına dair herhangi bir ödeme belgesini sunamadığı, sözleşmenin şarta bağlı sözleşme olması nedeniyle baştan itibaren kurulmadığı ve kurulmuş olduğu kabul edilse dahi bozucu şartın gerçekleşmesi ile geçersiz hale geldiği, davacının bu geçersiz, hiçbir şekilde yürürlüğe konulması mümkün olmayan sözleşmeye dayanarak hak iddia edemeyeceği, bu şarta göre 26/02/2009 tarihli anlaşmanın hiç doğmadığı, taraflar arasında geçerli olmadığı, tercüme eserle ilgili eser sahipliğinin davalı gerçek kişilere ait olduğu, işleme eser niteliğinde bulunduğu, 07/07/2009 tarihli yaptıkları sözleşmenin feshedildiği, 5/3/2010 tarihli bir sözleşme daha yapıldığı ve bu sözleşmeye göre tercüme eserle ilgili mali hakların kendisine devredildiğini belirtmiş ise de, davacının tercüme yaptırma haklarının gerekçesi ve dayanağı olan sözleşmenin baştan itibaren geçersiz olması nedeniyle tercüme yapılması ile ilgili sözleşme tarihinde de bu konuda bir hak sahipliğinin olmadığı, haksız olarak elde ettiği yasal olmayan bir hakka dayanarak hak sahipliği iddiası ile tazminat talep etmesinin mümkün olmadığı, ayrıca işleme eser sahipliği gerçek kişi tercüme edenlere telif bedelini ödediği konusunda da herhangi bir belgenin sunulmadığı, karşılıklı edimleri ihtiva eden sözleşmede davacının kendi edimlerini ifa ettiğini ispat edemediği, sözleşme geçerli olmadığından ve geçersiz bir devir karşısında cayma hakkının kullanılmasından bahsedilemeyeceği, davacının işleme eser niteliğindeki tercüme eserle ilgili mali-manevi hakları kullanma ve tercüme eserden dolayı ticari gelir elde etme hakkının bulunmadığı, haksız rekabet şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.