16. Hukuk Dairesi 2016/15605 E. , 2017/3344 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 141 ada 10 parsel sayılı 249.77 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 15 yıldır davalı ...’nin kullanımında olup üzerindeki 2002 yılında inşa ettiği Yığma evin davalıya ait olduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... taşınmazın bir bölümünün kendi kullanımında olduğu iddiasına dayanarak Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmış; yargılama sırasında, çekişmeli taşınmazın davanın açıldığı tarihte Kadastro Mahkemesinin 2014/18 Esas, 2015/19 Karar (bozma öncesi 2010/31 Esas, 2012/36 Karar) sayılı dava dosyasında davalı olması nedeniyle tutanağının kesinleşmediğinin anlaşılması üzerine Kadastro Mahkemesi’ne görevsizlik kararı verilmiştir. Kadastro Mahkemesince, 2012/72 Esas, 2014/801 Karar sayılı dosya davacısı ...’a dava ihbar edilerek yapılan yargılama sonunda davacı ...’ın davasının reddine, çekişmeli 141 ada 10 parselin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesinde herhangi bir değişiklik yapılmasına yer olmadığına, mahkemece daha önce verilen 20.03.2015 tarih ve 2014/18 Esas, 2015/19 Karar sayılı kararının aynen uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak Kadastro hakimi doğru, uygulanabilir ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde hüküm kurmak zorundadır. Eldeki dava Asliye Hukuk Mahkemesinde açılıp devam ederken, çekişmeli taşınmazın Kadastro Mahkemesinin 2014/18 Esas sayılı dosyasında dava konusu olduğunun anlaşılması üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince 14.07.2014 tarihinde Kadastro Mahkemesine verilen görevsizlik kararı, 24.04.2015 tarihinde kesinleşerek dosya Kadastro Mahkemesine gönderilmiş; Kadastro Mahkemesinde aynı taşınmaza ilişkin 20.03.2015 tarih ve 2014/18 Esas, 2015/19 Karar sayılı dava dosyasında ise “davacı ... Aybasar’ın davasının kabulü ile çekişmeli 141 ada 10 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesine 10.03.2015 havale tarihli bilirikişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen kırmızıya taralı 14.68 metrekare yüzölçümlü yerin Hacı Aybasar’ın kullanımında olduğu şerhinin verilmesine” karar verilmiş ve bu karar, eldeki davanın karar tarihi olan 13.1.2016 tarihinden önce 3.6.2015 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Hal böyle olunca, eldeki dava reddedildiğine göre mahkemece, “çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına kayıt ve tesciline, 20.03.2015 tarih ve 2014/18 Esas, 2015/19 Karar sayılı Mahkeme kararının aynen uygulanmasına” karar vermekle yetinilmesi gerekirken infazda tereddüt ve çelişki oluşturacak şekilde “taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, beyanlar hanesinde herhangi bir değişiklik yapılmasına yer olmadığına, daha önce verilen 20.03.2015 tarihli 2014/18 Esas, 2015/19 Karar sayılı kararının aynen uygulanmasına,” şeklinde hüküm kurulması isabetsiz ve bozma nedeni ise de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm fıkrasının 1. bendinin ikinci paragrafında "....141 ada 10 parselin tespit gibi" ibaresinden sonra gelmek üzere “Hazine adına” sözcüklerinin yazılmasına; bu cümleden sonra gelen paragrafta yer alan; "Mersin İli Anamur İlçesi Ormancık Köyü Kaş Yaylası 141 ada 10 parsel yönünden sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde herhangi bir değişiklik yapılmasına yer olmadığına" ibaresinin hükümden tamamen çıkartılarak hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 09.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.