Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8546 Esas 2017/5940 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8546
Karar No: 2017/5940
Karar Tarihi: 26.09.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/8546 Esas 2017/5940 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada, bir kişinin resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verildi. Ancak kararın, belgede sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu göz önüne alınarak, suça konu belgenin duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle aldatma niteliğinin tespit edilmesi ve denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile verildiği belirtildi. Ayrıca, aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle; sanığa ait aracın trafik belgesindeki sahte muayene işlemlerinin tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ancak belge sayısının cezanın tayininde nazara alınması gerektiği gözetilmediği belirtildi. Bu nedenlerle, 5237 sayılı TCK'nın 43. ve 53. maddeleri uyarınca yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Kararın bu sebeplerden dolayı bozulmasına karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi: Zincirleme suçun hükümleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi: İlaç ve tıbbi malzeme satışının düzenlenmesine ili
11. Ceza Dairesi         2015/8546 E.  ,  2017/5940 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu göz önüne alınarak, suça konu belgenin duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan sonra aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi ve denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Kabule göre de;
    a) 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup, aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle; sanığa ait aracın ... seri numaralı motorlu araç trafik belgesinin aracın muayenesi hanesinde 2. sırada ve 3. sıradaki muayene işlemlerinin sahte olduğunun, muayene işlemlerinin farklı tarihlerde yapıldığına dair delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi kapsamında zincirleme suç koşullarının oluşmadığı, eylemin bir bütün olarak tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ancak belge sayısının TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın tayininde nazara alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b) 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,



    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.