Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13600
Karar No: 2017/5932
Karar Tarihi: 26.09.2017

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13600 Esas 2017/5932 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2017/13600 E.  ,  2017/5932 K.

    "İçtihat Metni"

    Sanık ...’in, resmi belgeyi bozma, yok etme veya gizleme suçundan, Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.05.2010 tarihli, 2009/494 esas, 2010/362 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 205/1. maddesi gereğince 3 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği; sanık müdafiinin temyiz istemi üzerine yapılan inceleme sonunda söz konusu kararın Yargıtay 21. Ceza Dairesinin 30.04.2015 gün, 2015/370 esas, 2015/580 sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği;
    Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesinin kesinleşen 11.05.2010 tarihli, 2009/494 esas, 2010/362 karar sayılı kararına karşı hükümlü müdafinin 20.05.2015 tarihli dilekçe ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek itiraz yoluna gidilmesini talep ettiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 27.05.2015 tarihli ve KD-2011/43342 sayılı yazı ile karara itirazı gerektirir maddi ve hukuki sebep bulunmadığından itiraz yoluna gidilmediğinin hükümlü müdafine bildirildiği,
    Hükümlü müdafiinin 20.02.2016 tarihli dilekçe ile Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesine müracaat ederek dosyanın yeniden ele alınarak yargılamanın yenilenmesi isteminde bulunduğu, Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesince dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 02.03.2016 tarihli, 2009/494 esas, 2010/362 karar sayılı ek kararla ileri sürülen iddialar Yargıtay aşamasında değerlendirildiğinden, CMK’nın 311. maddesinde belirtilen sebepler bulunmadığından talebin reddine karar verildiği,
    Bu red kararına karşı hükümlü müdafinin itiraz ettiği, itiraz merci olarak inceleme yapan Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesince 11.03.2016 tarihli, 2016/259 değişik iş sayılı karar ile itirazın kabulüne, yargılamanın yenilenmesi talebinin CMK’nın 318. maddesi gereğince kabule değer olduğuna, müteakip işlemlerin Mahkemesince gerçekleştirilmesine karar verildiği, bu karar doğrultusunda Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesince duruşma açılarak hükümlünün dinlendiği, hükümlü ...’in, suça konu belgeyi kendisinin değil, başkasının yırtıp yere attığını savunduğu, hükümlü müdafiinin, suça konu belgenin başkası tarafından yırtıldığına dair tanık dinletme talebinin red edildiği, 01.12.2016 tarihli ek karar ile “hükümlünün benzer şekilde 02.02.2010 tarihinde beyanda bulunduğu, icra müdürlüğü tarafından tutulan olay tutanağında suça konu evrakın sanık tarafından yırtıldığının belirtilmesi ve bu deliller değerlendirilerek verilen kararın Yargıtay tarafından onanması, yargılamanın yenilenmesi hususundaki taleplerin, CMK’nın 311. maddesinde yer almaması” gerekçesiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinafı kabil olmak üzere önceki hükmün aynen infazına karar verildiği,
    Hükümlü müdafinin 03.12.2016 tarihli dilekçesi üzerine dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesi’nin 03.01.2017 gün, 2017/207 esas, 2017/3 sayılı kararı ile “5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 8. maddesinde Bölge Adliye Mahkemelerinin 6723 sayılı kanunun 33. maddesiyle yapılan değişiklikle “Bölge Adliye Mahkemelerinin, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmi Gazete"de ilan edilecek göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun 322 . maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305. ila 326. maddeleri uygulanır. (Ek cümle: 01/07/2016-6723 S.K./33. md) Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez. ...”yönündeki düzenleme karşısında CMK"nun 264. maddesi de göz önünde bulundurularak istinaf başvuru talebinin temyiz başvurusu talebi olarak değerlendirilerek mahkeme kararının Yargıtayca değerlendirilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmek üzere Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine” karar verilmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.05.2017 tarih ve 2017/7519 sayılı tebliğnamesi ile dosyanın Dairemize gönderilmesiyle yapılan incelemede;
    Olağanüstü kanun yolları arasında sayılan “yargılamanın yenilenmesi” CMK"nın 311 ilâ 323. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre; kesinleşmiş bir hükümle ilgili olarak yargılamanın yenilenmesi talebinin hükmü veren mahkemeye verilmesi üzerine;
    Yapılması gereken ilk inceleme (birinci aşama), talebin 318. maddede gösterilen usule uygun yapılıp yapılmadığına, 311. ve 314. maddeler uyarınca yargılamanın yenilenmesini gerektirecek kanuni bir neden gösterilip gösterilmediğine ve gösterilen nedeni doğrulayacak delillerin açıklanıp açıklanmadığına ilişkin olmalıdır. Bu inceleme sonunda, talebin usule uygun olmadığı, kanuni bir neden gösterilmediği veya bunu doğrulayacak delillerin açıklanmadığı görülürse, yargılamanın yenilenmesi istemi 319. madde uyarınca kabule değer görülmeyerek reddedilmelidir. Bu karar 319/3. madde uyarınca itiraza tabidir.
    İkinci aşama; istemin kabule değer görülmeyerek reddedilmediği hallerde, söz konusu olacaktır. Bu aşamada, talebin kabule değer olduğuna karar veren mahkemece, yeniden yargılama isteminin, bir diyeceği varsa yedi gün içinde bildirmesi için Cumhuriyet savcısı ve ilgili tarafa tebliğ olunması gerekir. Yine bu aşamada, 320. madde uyarınca, soruşturmaya ilişkin usuller uygulanmak suretiyle toplanacak deliller, Cumhuriyet savcısı ve ilgili tarafın yedi gün içerisinde görüşünün alınmasından sonra mahkemece değerlendirilip yenileme isteminin esassız olduğunun belirlenmesi durumunda, duruşma yapılmaksızın 321. madde uyarınca, yargılamanın yenilenmesi isteminin esassız olması sebebiyle reddine, aksi halde ise yargılamanın yenilenmesine ve duruşma açılmasına karar verilebilir. Bu aşamada verilen kararlara karşı da 321/3. madde uyarınca itiraz yoluna gidilebilir.
    Üçüncü aşamaya ancak yargılanmanın yenilenmesine karar verilmesi halinde geçilebilir. Bu durumda kural, duruşma açılarak bir karar verilmesi ise de, 322. maddede sayılan istisnai hallerde duruşma açılmaksızın da karar verilmesi mümkündür. Yeniden yapılacak duruşma sonunda mahkeme, 323. madde uyarınca önceki hükmü onaylar veya hükmün iptali ile dava hakkında yeniden hüküm verir. Bu hükümde temyize (istinafa) tabidir.
    Buna göre somut olayda; hükümlü müdafiinin, yargılama sırasında dinlenmeyen yeni tanıkların dinlenmesi üzerine suça konu belgenin sanık tarafından yırtılmadığının ortaya çıkacağını beyan ederek yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunması üzerine, Mahkeme tarafından duruşma açarak, 01.12.2016 gün, 2009/494 Esas, 2010/362 karar Sayılı ek karar ile önceki ilamın aynen infazına karar vermiş ise de, tanık dinletme talebinin reddine karar verilmiş olması ve hükümlünün 02.02.2010 tarihinde de benzer şekilde beyanda bulunması nedeniyle yargılamanın yenilenmesi hususundaki taleplerin, CMK’nın 311. maddesinde yer almadığının kabul edilmiş olması karşısında, CMK’nın 320. maddesinde öngörülen delillerin toplanması aşamasına geçilmediğinden, söz konusu kararın içeriği itibariyle CMK"nun 319. maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi isteğinin kabule değer görülmemesi nedeniyle reddi kararı niteliğinde olup, itiraza tabi olduğu,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 30.05.2017 gün, KDB/2017/7519 sayılı tebliğnamesinde “Resmi belgeyi bozmak veya yok etmek suçlarının işlendiğinden bahsedilebilmesi için, ortada suça konu olabilecek nitelikte hukuki sonuç doğurmaya elverişli bir belgenin bulunmasının gerektiği, somut olayda, suça konu pay cetvelinin tamamlanmış ve hukuki sonuç doğurmaya elverişli bir belge olduğundan bahsedilebilmesi için sözkonusu belgenin işlem sırasında görev yapan resmi görevliler olan icra müdürü ile tellal tarafından imzalanmış olmasının gerektiği, dosya arasında bir sureti bulunan yırtılmış şekildeki belge sureti incelendiğinde ve 20.10.2008 tarih ve 14.12 saatli tutanakla birlikte değerlendirildiğinde, icra müdürü ve tellal tarafından henüz evrakın imzalanmadığının ve tamamlanmadığının, böylelikle evrakın hukuki sonuç doğurmaya elverişli bir belge olmadığından, unsurları oluşmayan suçtan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğinden” bahisle Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 01.12.2016 gün, 2009/494 Esas, 2010/362 karar Sayılı ek kararının bozulması talep edilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 311/1-e maddesinde yer alan "Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa." şeklindeki hüküm gereğince suçun unsurlarının oluşmadığına yönelik tespitin sonradan ortaya çıkan yeni delil kapsamında olmadığı, Mahkemenin CMK’nın 311. maddesinde sınırlı sayıda gösterilen nedenler dışında Yargıtay 21. Ceza Dairesi’nin 2015/370-580 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, 11.05.2010 gün, 2009/494 esas, 2010/362 sayılı kararıyla verilen hükmün, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle iptaline karar veremeyeceği anlaşıldığından, hükümdeki hukuka aykırılığın sanık lehine olduğu düşünülmekte ise, meselenin 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308. maddesi kapsamında anılan Dairenin onama ilâmına yönelen itiraz olarak merciince değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla;
    Gereği görüşüldü:
    Bakırköy 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 01.12.2016 gün, 2009/494 Esas, 2010/362 karar Sayılı ek kararının, yargılamanın yenilenmesi isteminin kabule değer görülmemesi nedeniyle reddine ilişkin karar niteliğinde olup, CMK"nın 319/3. maddesi gereğince itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle temyiz incelemesine yer olmadığına, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi ve Yargıtay 21. Ceza Dairesi’nin 30.04.2015 tarih, 2015/370-580 sayılı onama karara karşı CMK"nın 308. maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi