Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8785
Karar No: 2017/7127
Karar Tarihi: 11.12.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/8785 Esas 2017/7127 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/8785 E.  ,  2017/7127 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09.02.2016 tarih ve 2015/354-2016/140 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka şubesinden kullandığı kredide 595,00 TL dosya masrafı; 10 taksitten sonra kredi kapatıldığında ise 9.330,00 TL erken ödeme cezası, 1.084,90 TL diğer, 54,24 TL faiz, 66,50 TL komisyon adı altında haksız olarak 10.935,64 TL para tahsil edildiğini, tahsil edilen paraların dökümü istenildiğinde müvekkilden ayrıca 78,75 TL para tahsil edildiğini, bunların haksız şart olduğuna dair emsal kararların bulunduğunu ileri sürerek, haksız tahsil edilen toplam 11.609,39 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kredi sözleşmesi, geri ödeme planı, genel işlem koşullarına ilişkin bilgilendirme notu, başvuru formu ve diğer eklerde davacının dava konusu meblağları ödeyeceği hususunun açıkça yer aldığını, müvekkil bankanın kredi şartlarına uygun olarak yükümlülüklerini yerine getirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu kredinin ticari kredi olduğu, sözleşmenin 6. maddesi gereğince davalı bankanın erken kapatma komisyonu talep edebileceği, genel işlem koşullarına aykırılıktan bahsedilemeyeceği, bankaların tacir olması nedeniyle yaptığı iş ve hizmet karşılığında ücret alma hakkının olduğu, davalı bankanın kredinin erken kapatılması nedeniyle elde etmeyi umduğu faiz gelirinden mahrum kalacağı, bir miktar erken kapatma komisyonu alınmasında hukuka aykırılık olmadığı, sözleşmede bir oran belirlenmemiş olduğundan alınan ücretin hakkaniyete uygun olması gerektiği, davacı bankanın kredi tutarının %8,75"i oranında erken kapatma ücreti aldığı, bu oranın fahiş olduğu, üç kamu bankasının ve üç özel bankanın uyguladığı faiz oranlarının ortalamasına göre %4 oranında erken kapatma ücreti alınmasının makul olacağı ve bu orana göre davacı bankanın talep edebileceği erken kapatma tutarının 4.263,87 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 5.066,13 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Dava, davacının kullanmış olduğu ticari kredi nedeniyle kredi tahsis ücreti, erken ödeme cezası, diğer, komisyon ve dekont masrafı adı altında yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, erken ödeme cezası adı altında yapılan kesintinin kısmen iadesine, diğer kesintilerin iadesine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    Ancak, her ne kadar mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda kredi tahsis ücreti, diğer, komisyon ve dekont masrafı adı altında yapılan kesintilerin genel bankacılık uygulamalarına, diğer bankaların işlemlerine ve uygulamalarına, sözleşme ve eki hükümlerine göre uygun olup, haksız kesinti sayılamayacağı kabul edilmiş ise de, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 20. maddesinde genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri olarak tanımlanmış, aynı Kanun"un 21. maddesinde ise, karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlı olduğu, aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı, sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşullarının da yazılmamış sayılacağı düzenlenmiştir. Genel işlem koşulu olduğu tespit edilen sözleşme hükümlerinin, sözleşmenin kapsamında kalması için, bu hükümlerin, taraflar arasında sonuca etkili şekilde müzakere edilmiş ve düzenleyenin genel işlem koşulu hakkında yaptığı bilgilendirmenin açık olması gerekir. Aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı tartışmasızdır.
    Yukarıda da açıklandığı üzere, TBK"nın 20-25. maddelerinde de genel işlem koşullarına ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olup sözleşmelerde; taraflardan birinin üstün veya avantajlı konumunu kullanarak, karşı tarafa dayattığı, karşı taraf aleyhine düzenlemeler içeren ve iyi niyet kurallarına aykırı olan bölümlerin genel işlem koşulu olarak kabul edilmesi gerektiğinin belirtilmiş olması karşısında taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesi tarihi olan 17.07.2012 itibariyle yürürlükte olan 6098 sayılı TBK’nın genel işlem koşullarına ilişkin işbu madde hükümleri kapsamında davacıdan tahsil edilen kredi tahsis ücreti, diğer, komisyon ve dekont masrafı adı altında yapılan kesintiler hususunda değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 259,56 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi