Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2016/400
Karar No: 2022/817
Karar Tarihi: 20.09.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/400 Esas 2022/817 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/400 Esas
KARAR NO : 2022/817 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 20/09/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan çek iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilİ ...'nun meydana gelen kaza neticesinde uğradığı maddi zararlarına istinaden, Yol, kıyafet vb masrafları için sonradan yapılacak bir bilirkişi incelemesi neticesinde arttırılmak kaydıyla şimcdilik 100,00-TL, Tedavi ve iyileşme masrafları, her türlü tıbbi malzeme, bandaj, pansuman, ilaç, hastane, ameliyat vs. için sonradan yapılacak bir bilirkişi incelemesi neticesinde arttırılmak kaydıyla şimdilik 100-00-TL, ayağında meydana gelen doku zedelenmesi ve kangreni ile ayağının kesilmesi ihtimali ve müvekkilinin günlük yaşamını tek başına idame ettiremediği de gözetilerek iş göremezlik hali için sonradan yapılacak bir bilirkişi incelemesi neticesinde arttırılmak kaydıyla şimdilik sigorta şirketi için poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere 100,00-TL ve toplamda 300,00TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işlemiş ve işlemekte olan avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı müvekkili ... için 70.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan ... ile ...Madencilik'ten müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalılardan ... ve ...Madencilik İnşaat San. Tic. Ltd. Şti'nin her türlü taşınır taşınmaz malları ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine (Özellikle kazaya karışan .... plakalı, 2011 model, .... marka trans mikser araç üzerine) ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı .... vekili cevap dilekçesinde özetle; 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun'un 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanun'un 7. maddesine eklenen ilk fıkrada; “31/05/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzcre, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumu'na müracaat edilmesinin zorunlu olduğunu, bu nedenlerle davanın Kurumları yönünden dava şartı noksanlığı nedeni ile reddine karar verilmesinin gerektiğini, Kurumlarının 5510 sayılı yasaya tabi olup yine bu Kanunun “Sağlık hizmetlerinden yararlanma şartları” başlıklı 67 nci maddesinin birinci fikrasına 13/02/2011) tarihli ve 6111 sayılı Kanunun 36 ncı maddesiyle “acil haller” ibaresinden önce gelmek üzcre “trafik kazası halleri,” ibaresi gereğince işlem yapmaktadır.5510 sayılı kanunun özel kanun olup uygulanma önceliğine sahiptir. 5510 sayılı Kanunda açıkça kanundan doğan uyuşmazlıkların Sosyal Güvenlik İş Mahkemesinde çözüleceğinin belirtildiği, davacının 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonucu açlığı maddi ve manevi tazminatın tahsiline ilişkin davada kurumlarının taraf olmasını kabul etmediklerini, davada maddi(gelir kaybı ve iş göremezlik tazminat) ve manevi tazminat talebinden kurumun sorumluluğu bulunmadığından bu talebin Husumet nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, 6111 Sy. Kanunla yapılan düzenlemeden anlaşıldığı üzere Kurumumuz sadece trafik kazası nedeniyle sunulan sağlık hizmetlerinden sorumlu tutulduğunu, herhangi bir maddi manevi tazminat ile sorumlu tutulmadığını, Trafik kazası sonrasında kurumumuzla sözleşmeli ve sözleşmesiz sağlık kuruluşuna acil hal olarak müracaat eden kişinin tedavisi sağlanıp taburcu işlemi yapıldıktan sonraki devam eden tedavileri “acil hal” olarak değerlendirilemeyeceğinden dava dilekçesinde belirtilen tedavilerin sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularınca verilmesi durumunda bedellerinin karşılanmayacağının açık olduğunu, neticede davanın kurumları yönünden reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...vekili cevap dilekçesinde özetle; usulüne uygun şekilde düzenlenmeyen dava dilekçesini kabul etmediklerini, dava dilekçesindeki bu eksikliğin giderilmesini ve giderilmemesi halinde dava şartı yoksunluğundan davanın reddine/açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ettiklerini, bununla birlikte taraflarına tebliğ edilmeyen delillere ilişkin beyan ve itiraz haklarımızı saklı tuttuklarını, davacının olayın oluş şeklini somut delillerle ispat etmesi gerektiğini, kazanın beyan edilen şekilde gerçekleştiğinin ispatının salt davacının soyut beyanları ile mümkün olamayacağının ortada olduğunu, davacı tarafın delillerinin taraflarına tebliğ edilmemiş olduğu hususu gözetildiğinde de, bu konuya ilişkin beyan ve itirazlarının saklı tuttuklarını, kazanın bizzat davacının kusurundan kaynaklandığını, davacı taraf, karşıdan karşıya geçerken göstermesi gereken dikkat ve özeni göstermediğini ve olaya bizzat kendi kusuru ile sebebiyet vererek yaralandığını, dava konusu kazadan kaynaklandığı iddia edilen bedensel zararların ve vücut fonksiyon kayıplarının, vücutta oluşan arazların ve bu arazların geçirilen trafik kazası ile iliyet bağlarının ispatlanmasının gerektiğini, tedavi giderlerinin diğer davalı .... tarafından karsşılanmasının gerektiğini, davacı tarafın talebinin de taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, manevi tazminatın, haksız bir fiil neticesinde yaşanan üzüntünün telafisi amacı ile ileri sürülen bir talep olduğunu, zenginleşme aracı olarak kullanılmasının mümkün olmadığını, ancak müvekkili şirketin muteber bir şirket olmasının yanı sıra, bir an için yargılama neticesinde davacının hak kazanacağı düşünülecek olsa bile söz konusu aracın diğer davalı ... Sigorta A.Ş. Tarafından ... sayılı poliçe ile zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalandığı gözetildiğinde, davacının herhangi bir hak kaybına uğramasının söz konusu bile olamayacağını, neticede davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Sigorta vekili cevap dilekçesinde; dava açılmadan önce başvuru yapılmadığını, ZMMS poliçesi genel şartları incelendiğinde görüleceği üzere müvekkili Şirket’in sorumluluğu yalnızca maddi tazminata ilişkin olduğunu, kusur durumunun tespiti için Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına, davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu .... İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına, tazminat oranı ve miktarının tespiti için, yukarıdaki hususlar tamamlandığında Hazine Müsteşarlığı Aktüerler Sicili’ne kayıtlı aktüer bilirkişiden rapor alınarak gerçek zararın tespit ettirilmesine, taraflarının huzurda görülen davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığının ... havale tarihli ve .... sayılı raporunda; Dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağından kaza mahallinin meskun mahal olduğunu, yolun iki yönlü, zeminin asfalt kaplama, yol yüzeyinin kuru, havanın açık, vaktin gündüz, yolun eğimsiz düz olduğu, mahalde yaya kaldırımının mevcut olduğu, yol üzerinde ... plaka sayılı kamyona ait 1.5 m fren izi bulunduğunu, Sürücü ...'ın 08/10/2015 tarihli ifadesinde; şoför olarak çalıştığı ... plakalı 2011 model .... marka transmikser aracı ile ....... Mahallesi ........ Caddesi üzerinde seyir halinde iken yolun ortasında durduğunu, arkasında araçlara dürmasi için işaret verdiğini, sokağa dönmek için harekete geçtiğinde bağırtı üzerine aracı durdurduğunu, araçtan indiğinde ... isimli şahsın aracın sağ ön lastiğini vurduğunu gördüğünü beyan ettiğini, Yaya ... 12/05/2016 tarihli ifadesinde; eltisi ile beraber henüz daha kaldırımdan adımlarını yeni atmış iken beton mikserinin kendilerine çarpması ile kazanın meydana geldiğini beyan ettiğini, Bakırköy ..., Asliye Ceza Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasına sunulmuş olan, keşfe binaen hazırlanan 25/07/2016 tarihli bilirkişi raporunun sürücü ...'ın asli tam kusurlu, yayaların kusursuz olduğu şeklinde tanzim edildiğinin görüldüğünü, Bakırköy .... Asliye Ceza Mahkemosi'nin .. Esas sayılı dosya evrak sureti içeriği, trafik kazası tespit tutanağı, bilirkişi raporu içeriği, sürücünün ve yayaların ifadeleri, keşif zaptı, mevcut veriler ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak kazanın yukarıda "Olay" bölümünde anlatılan şekilde meydana geldiğinin anlaşıldığını, Davalı sürücü ... meskun mahalde gündüz vakli sağa dönüş için manevra yaptığı sırada görüş alanını kontrol altında bulundurması, dönüş yapmak istediği yol girişinde sağ tarafından seyir yoluna giren ve karşıdan karşıya geçmek isteyen yayaları dikkate alıp, yayalara ilk geçiş hakkını vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmeden sağa dönüş için manevra yapıp sevk ve idaresindeki kamyonun yayalara çarptığı olayda asli kusurlu olduğunu, Davacı yaya ... karşıdan karşıya geçişini kontrollü şekilde yapması, sol tarafından dönüş için manevra yaparak gelen kamyon nedeniyle erkili korunma tedbiri alması gerekirken etkili tedbir almayıp, gelen kamyonun kendisine çarptığı, kendi yaralanmasıyla neticelenen olayda tali kusurlu olduğu, davalı sürücü ...'ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu; davacı yaya ...'nun %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirir müşterek rapor olduğunu belirtilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 05/06/2020 havale tarihli ve ... sayılı raporunda; ... Hastanesi’nin 08.10.2015 giriş tarihli hasta muayene ve müşahede evrakının icelenmesinde; araç dışı trafik kazası sonrası getirilen kişinin sol ayakta abrazyonlarının olduğu, sol ayak yumuşak doku zedelenmesi mevcut olan hastanın kısa bacak atel uygulandığı, işlem öncesi ve sonrası periferik nörovasküler muayenesinin doğal olduğu, doğğlaşım ve grafi kontrolüne çağrıldığı, ... Hastanesi’nin 22.10.2020 giriş 05.11.2020 çıkış tarihli epikrizinde; crush zedelenme sonrası sol ayak bileği lateralinde geniş nekrotik yara bulunduğu, bu yaradan akıntı geldiği, hastanın debridman amacıyla yatırıldığı, ... Fakültesi Su Altı Hekimliği ve Hiperbarik Oksijen Tedavisi ABD’nın 29.03.2017 tarihli yazısında; Kişinin 05.04.2016 ile 12.07.2016 tarihleri arasında hiperbarik oksijen tedavisinin aldığının anlaşıldığı, ... Hastanesi’nin 20.02.2020 tarihli ortopedi muayene kaydında; 4 yıl önce adtk sonrası sol ayak bilek medialde ve lateralde geniş doku defekti, ve sol uylukta greft alınan dokuda defekt mevcut hastanın dinlenme durumunda akut ağrılarının olmadığını, ayakta kaldıkça ödem ve ağrı şikayetlerinin gelişmekte olduğunu, greft alınan yerde ve greft uygulanan ayak bilek çevresinde hipoestezi mevcut olduğunu, çekilen grafilerinde osseöz patoloji veya defekte rastlanmadığı, kısalık saptanmadığı, .... Hastanesi’nin 20.02.2020 tarihli Nöroloji muayene kaydında; sol ayakta travma sekeli olan hastanın muayenesinde nörolojik sekele rastlanmadığı, ........ kızı, 1975 doğumlu ...'nun 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin gelişen komplikasyonlar nedeniyle olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğunu belirtilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 30/04/2021 havale tarihli ve ... sayılı raporunda; ... Hastanesi’nin 08.10.2015 giriş tarihli hasta muayene ve müşahede evrakının incelenmesinde; araç dışı trafik kazası sonrası getirilen kişinin sol ayakta abrazyonlarının olduğu, sol ayak yumuşak doku zedelenmesi mevcut olan hastanın kısa bacak atel uygulandığı, işlem öncesi ve sonrası periferik nörovasküler muayenesinin doğal olduğu, dolaşım ve grafi kontrolüne çağrıldığı, ... Fakültesi Su Altı Hekimliği ve Hiperbarik Oksijen Tedavisi ABD’nın 29.03.2017 tarihli yazısında; Kişinin 05.04.2016 ile 12.07.2016 tarihleri arasında hiperbarik oksijen tedavisinin aldığının anlaşıldığı, ... Hastanesi’nin 22.10.2020 giriş 05.11.2020 çıkış tarihli epikrizinde; crush zedelenme sonrası sol ayak bileği lateralinde geniş nekrotik yara bulunduğu, bu yaradan akıntı geldiği, hastanın debridman amacıyla yatırıldığı, ... Hastanesi’nin 20.02.2020 tarihli ortopedi muayene kaydında; 4 yıl önce adtk sonrası sol ayak bilek medialde ve lateralde geniş doku defekti, ve sol uylukta greft alınan dokuda defekt mevcut hastanın dinlenme durumunda akut ağrılarının olmadığını, ayakta kaldıkça ödem ve ağrı şikayetlerinin gelişmekte olduğunu, greft alınan yerde ve greft uygulanan ayak bilek çevresinde hipoestezi mevcut olduğunu, çekilen grafilerinde osseöz patoloji veya defekte rastlanmadığı, kısalık saptanmadığı, ... Hastanesi’nin 20.02.2020 tarihli Nöroloji muayene kaydında; sol ayakta travma sekeli olan hastanın muayenesinde nörolojik sekele rastlanmadığı, Kurulumuzun 15.06.2020 tarihli ve ....... Karar sayılı mütalaasında; ....... kızı, 1975 doğumlu ...'ın 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre; 1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin gelişen komplikasyonlar nedeniyle olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,‘’ mütalaasına varıldığına göre, ..... kızı, 1975 doğumlu ...’nun 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle; 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2018 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğunu belirtilmiştir.
Bilirkişi ... tarafından sunulan 04/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; HMK'nın 280. Maddesi hükmünün gözetilmesi ve HMK'nın 259. Maddesi uyarınca her türlü hukuki takdir tamamen Sayın Mahkemelerine ait olmak kaydıyla; yukarıda arz ve izah edilen hususlar ile ilgili Kanun maddeleri ve dava dosyasına ibraz edilmiş olan deliller ve tüm dosya kapsamı dikkate alınmak suretiyle yapılan bilirkişi incelemesinde, dava konusu somut olayda; TC Adalet Bakanlığı Asli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan ... tarihli “Adli Tıp Kurumu Raporuna göre” “..., Davalı sürücü ...'ın 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, Davacı yaya ...'nun %425 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu,...” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığı, TC Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı tarafından hazırlanan 9.06.2021 tarih ve 2021-12149 sayılı “Adli Kurul Raporu” na göre; “... fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, ... ” şeklinde görüş ve kanaatine varıldığı, Rapor hesap tarihi 4.03.2022 itibariyle, davacı mağdur ...'ya ilişkin olarak; Geçici işgöremezlik zarar tutarının 7.504,86 TL olarak hesaplandığı, Kaza tarihinde, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk /TRAFİK sigorta poliçesinin kişi başına sakatlanma ve tedavi teminatı ayrı ayrı 290.000 TL olduğu, Davacı vekili tarafından toplam 300,00TL Maddi 70.000 TL manevi Tazminat talep edildiği sonuç ve kanaatine varıldığını bildirir görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı tarafça, 17.05.20222 tarihli ıslah dilekçesinin dosya içerisine sunulduğu görülmüştür.
Dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, taraf beyanları, adli tıp raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı ...'nun 08.10.2015 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde yaralanmasından dolayı maddi ve manevi tazminat istemi amacıyla kazaya karışan ... plaka plakalı aracın şoförü, işleteni, ....... ve sigorta şirketi aleyhine bu davayı açmıştır.
Davalı sigorta şirketi tarafından, ... plakalı araca ilişkin başlangıç 23/05/2015, bitiş 23/05/2016 tarihli Motorlu Kara Taşıt Araçları Zorunlu Mali Sorumluluk Trafik Sigorta Poliçesinin celp edildiği görülmüştür.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur, maluliyet ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin ... havale tarihli ve .... sayılı raporunda; Davalı sürücü ...'ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu; davacı yaya ...'nun %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Başkanlığı .... İhtisas Kurulunun 30/04/2021 havale tarihli ve ... sayılı raporunda; " Kişinin 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre; 1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, 2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin gelişen komplikasyonlar nedeniyle olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,‘’ mütalaasına varıldığına göre, ....... kızı, 1975 doğumlu ...’nun 08.10.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle; 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2018 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur." şeklinde görüş bildirmiştir. Teknik incelemeye göre belirlenen bu iş göremezlik raporuna mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Bilirkişi ...' dan alınan 04/03/2022 havale tarihli raporda; davacı mağdur ...'ya ilişkin olarak; Geçici işgöremezlik zarar tutarının 7.504,86 TL olarak hesaplandığı görülmüştür. Davacının hak edeceği maddi tazminatın dosya kapsamına ve delillere göre uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davalı .......' nın dava konusu yapılan alacak kalemlerinden harhangi bir sorumluluğu bulunmadığından, iş bu davalı açısından açılan davanın reddine karar verilmiştir.
6098 Sayılı TBK'nın 50/2. maddesine göre, uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa Hakim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyebilecektir.
* Bu madde gereğince; Hakim, tedavi ve yol giderleri alacağına hakkaniyet ilkesi gereği kendisi de karar verebileceğinden bilirkişi raporu alınmasına gerek dahi bulunmamaktadır. Davacının maluliyeti, yaralanması ve yaşı dikkate alındığında davacı için dava dilekçesindeki miktar kadar tedavi ve yol gideri yapıldığı, mahkememizce hakkaniyete uygun bulunmuştur.

Davalı ...', kazaya karışan aracı şoför olarak kullanmaktadır. Diğer davalı ...şirketinin aracın maliki ve sigorta şirketinin de sigorta poliçesinin tarafı olduğu görülerek, davalıların kaza kapsamında meydana gelen maddi tazminat alacağından sorumlu oldukları sabit olmuştur.
** Hakimin manevi zarar adı ile kazaya uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davalı ...... yönünden davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Davacının diğer davalılar yönünden maddi tazminat davasının KABULÜ İLE,
-100,00TL yol masrafının (takdiren) davalı ......... şirketi yönünden dava tarihinden, davalılar ...ve ... yönünden kaza tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
-100,00TL tedavi giderinin (takdiren) davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, davalılar ...ve ... yönünden kaza tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
-7.504,86TL geçici iş göremezlik alacağının davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden, davalılar ...ve ... yönünden kaza tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 290.000,00 TL poliçe limiti ile sorumlu olduğunun tespitine, )
3-Davacının davalılar ... Şirketi ve ... yönünden açmış olduğu manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ...Şirketi ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca maddi ve manevi tazminat talebi yönünden toplam alınması gereken toplam 1.209,42 TL karar harcından, dava açılırken alınan 240,11 TL peşin harcı ile 130,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 370,11 TL'nin mahsubu ile bakiye 839,31 TL harcın (Davalılar ... Şirketi ve ...'ın miktarın tamamından, davalı ... Sigorta'nın ise 365,27 TL'sinden sorumlu olmak üzere) davalı ....... hariç davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
- Davacı tarafından yatırılan 412,11 TL harcın (Davalılar ... Şirketi ve ...'ın miktarın tamamından, davalı ...... Sigorta'nın ise 179,35 TL'sinden sorumlu olmak üzere) davalı ...... hariç davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yargılama gideri olarak yapılan toplam 3.495,40 TL'nin (bilirkişi raporu, adli tıp fatura gideri, tebligat, müzekkere) kısmen kabul - red oranları ve takdiren % 22,78'i olan 796,25 TL'nin (Davalılar ... Şirketi ve ...'ın miktarın tamamından, davalı........ Sigorta'nın ise 346,53 TL'sinden sorumlu olmak üzere) davalı ........ hariç davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa İADESİNE, (Gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
6-Davalı ... Şirketi tarafından tebligat ve müzekker masrafı olmak üzere yargılama gideri olarak yapılan toplam 50,00 TL yargılama giderlerinin (maddi tazminat davası yönünden yapıldığı kabul edilerek) kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Kabul edilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 7.704,86 TL vekalet ücretinin (Davalılar ... Şirketi ve ...'ın miktarın tamamından, davalı .... Sigorta'nın ise 3.353,16 TL'sinden sorumlu olmak üzere) davalı ........ hariç davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı ... yönünden Reddedilen maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 7.704,86TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalı ........'ya VERİLMESİNE,
9-Kabul edilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar ...Şirketi ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10-Reddedilen manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalı ...şirketine VERİLMESİNE,
Dair; maddi tazminat davası yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere, manevi tazminat yönünden 6100 sayılı HMK.'nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ...vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/09/2022

Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır



Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi