Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16047 Esas 2015/4471 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16047
Karar No: 2015/4471
Karar Tarihi: 30.03.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16047 Esas 2015/4471 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, dava dışı kişinin verdiği boş senedin davalı şirketin eline geçtiğini ve davalının senedi kambiyo senetlerine özgü takibe konu yaptığını iddia ederek, kendilerinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir. Mahkeme, davacıların iddialarını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, dava konusu senetle ilgili olarak açığa imza kullanma suçundan dolayı ceza davası açıldığına dair dosya bulunduğu için, ceza davasının sonucunun beklenmesi gerekmektedir. Bu sebeple, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 74. maddesi; ceza mahkemesinin kesinleşmiş mahkumiyet kararlarının hukuk hakimini bağlayacağını belirlemektedir.
19. Hukuk Dairesi         2014/16047 E.  ,  2015/4471 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vek.Av.... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -K A R A R-
    Davacılar vekili, dava dışı .... verilen konusuz kalan boş senedin her nasılsa davalı şirketin eline geçtiğini, davalının senedi 1.820.000,00 TL üzerinden kambiyo senetlerine özgü takibe konu yaptığını, müvekkili ..."ın davalı şirketten mal satışından kaynaklanan alacakları nedeniyle davalar açıldığını, davalı şirketin müvekkiline 1.820.000,00 TL borç para vermediğini ileri sürerek, müvekkillerinin icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı tarafın imzayı inkar etmediğini, senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğunu, davacının yazılı delille ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, davacı tarafın davasını usulüne uygun delillerle ispat edememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu senetle ilgili olarak Tarsus 3.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2014/5 Esas sayılı dosyası üzerinden "açığa imzayı kötüye kullanma" suçundan dolayı ceza davası açıldığı ve davanın halen derdest bulunduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
    6098 sayılı TBK"nun 74.maddesi uyarınca ceza mahkemesinin kesinleşmiş mahkumiyet kararlarının hukuk hakimini bağlayacağı gözetilerek yukarıda belirtilen ceza davasının bu davaya etkisi yönünden sonucunun beklenmesi gerekirken bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacılar yararına takdir edilen 1.100,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.