Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4969 Esas 2017/5879 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4969
Karar No: 2017/5879
Karar Tarihi: 21.09.2017

Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4969 Esas 2017/5879 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçlarından mahkumiyet hükmü verilmiştir. CMK'nın 253/3. maddesine göre, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz. 5237 sayılı TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Yasanın 34. maddesinde düzenlenen uzlaşma kapsamında kalmadığı anlaşılmıştır. Sanığa yüklenen suçlar yerinde kabul edilmiş ve cezaları takdir edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri, CMK'nın 253/3. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 157. ve 53. maddeleridir.
11. Ceza Dairesi         2015/4969 E.  ,  2017/5879 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesindeki “uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümleri uygulanmaz” hükmü gereğince, sahtecilik suçu ile birlikte işlenmiş olan 5237 sayılı TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasanın 34. maddesinde düzenlenen uzlaşma kapsamında kalmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
    5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçların sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 21.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.