Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/1582 Esas 2018/566 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, davacının yurt dışında geçen çalışmalarının borçlanabileceğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
3-Dava, davacının 01.01.1976 - 31.12.1986 tarihleri arasında yurt dışında çalıştığı sürelerin tespiti istemine ilişkin olup, Mahkemece, davacının 01.01.1976 - 31.12.1986 tarihleri arasında yurt dışında çalışmış olduğu sürenin geçmiş sigortalılık süresi olarak kabulüne şeklinde hüküm kurulmuştur.
Eldeki davada davacının yurt dışında çalışma süresinin başlangıcının 18 yaşını ikmal ettiği 10.01.1976 olduğunun anlaşılması karşısında, başlangıcın 10.01.1976 olarak ele alınıp, davacının 10.01.1976-31.12.1986 tarihleri arasında yurtdışı çalışma sürelerini borçlanma hakkının varlığının tespitine şeklinde karar verilmesi gerekirken, Mahkemece 01.01.1976-31.12.1986 tarihleri arasında yurt dışında çalışmış olduğu sürenin geçmiş sigortalılık süresi olarak kabulüne şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1 numaralı paragrafının tamamen hükümden çıkarılarak, “davacının 10.01.1976-31.12.1986 tarihleri arasında yurt dışı çalışma sürelerini borçlanma hakkının varlığının tespitine,” kısmının hüküm fıkrasına eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.02.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.