14. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/18945 Karar No: 2017/9261 Karar Tarihi: 11.12.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/18945 Esas 2017/9261 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2015/18945 E. , 2017/9261 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.07.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkilin paydaşı olduğu dava konusu 309 ada 9 parseldeki 13/450 payın ... tarafından davalı ..."a devredildiğini belirterek, devredilen pay için önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu hisseyi trampa yolu ile devralmış olduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak, paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve pay satışı yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Paydaşın pay edinmesinde cebri satışlarda ve trampa gibi satış dışındaki mülkiyet devralınması hallerinde önalım hakkı kullanılamaz. Somut olayda; davalı vekili dava konusu parselde davalı ... adına kayıtlı 13/450 payın 12.7.2013 tarih ve 4447 sayılı resmi senette belirtildiği üzere trampa edildiğini, her iki taşınmaz arasındaki bedel farkının ödendiğini, işlemin satış olmadığını, bu nedenle önalım hakkının kullanılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, trampa edilen dava konusu 309 ada 9 parsel ve 307 ada 1 parselin m2 değerlerinin farklı olduğu, davalının amacının kanunu dolanmak olduğu, muvazaalı olarak trampa işlemi yapıldığı gerekçe gösterilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Davaya konu parselin devrine esas 12.7.2013 tarih ve 4447 sayılı resmi senette, parantez içinde “bedel farkı gözetmeksizin/aradaki bedel farklarını alarak” karşılıklı trampa ettikleri ifadesine yer verilmiş ve hisseler arasındaki değer farkı bu şekilde açıklanmıştır. Dosya kapsamına göre, trampa sözleşmesinin muvazaalı olduğu ispatlanabilmiş değildir. Trampa işlemine karşı önalım hakkı kullanılamayacağından; davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.12.2017 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi. KARŞI OY YAZISI- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerektiğini düşündüğümden, sayın çoğunluğun bozmaya ilişkin kararına katılamamaktayım.