15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5766 Karar No: 2019/2273 Karar Tarihi: 18.03.2019
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/5766 Esas 2019/2273 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/5766 E. , 2019/2273 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı; TCK’nın 155/2, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıkların müdafileri ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılana ait tekstil fabrikasından depo sorumlusu olarak çalışan sanık ...’un çorap hurdacılığı yapan diğer sanık ... ile fikir ve eylem birliği içerisinde katılanın bilgi ve rızası dışında işyerinin depo kısmından almış oldukları testil ürünlerini uhdelerine geçirmek suretiyle iştirak halinde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri iddia olunan olayda; Sanıkların savunmaları, katılan ve tanıkların beyanları ile dosya kapsamından sanıkların üzerilerine atılı suçları işlediklerine dair mahkemece verilen mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanıkların eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 155/2, maddesinde hapis cezasının yanında adli para cezasının da öngörülmüş olmasına rağmen sanıklar hakkında yalnızca hapis cezasına hükmedilmesi ve sanıkların eylemlerinin katılana karşı aynı suç işleme kararı kapsamında farklı zamanlarda gerçekleşmesi nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesi gereğince zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların müdafileri ve sanık ...’un sair temyiz itirazının reddine ancak; TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasında yer alan; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin c bendinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılıp yerine, “TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.