20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/6203 Karar No: 2020/333 Karar Tarihi: 23.01.2020
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/6203 Esas 2020/333 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2019/6203 E. , 2020/333 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olarak açılan davada İzmir 12. Asliye Hukuk ile ... 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava; nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesince; davacı ... ve vasisi ..."in yerleşim yeri adreslerinin ".../..." olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş olup, bu davalarda yetkili ve görevli mahkemenin düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır. Dava 5490 sayılı Kanunun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin olup, bu tür davalardaki yetki kuralı kamu düzenine ilişkin ve kesin nitelikte olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaların, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir. Bu yer mahkemesinin yetkisi itiraza tabi olmayıp kamu düzenine ilişkin kesin yetkidir. Dolayısıyla mahkemece itiraz olup olmadığına bakılmaksızın bu husus mahkemece resen gözetilir. Türk Medeni Kanununun 411. maddesine göre, “vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairesine aittir. “Aynı Kanunun 19. maddesinde de; “Bir kimsenin ikametgahı, yerleşmek niyetiyle oturduğu yerdir...” hükümlerine yer verilmiştir. TMK’nın 412. maddesinde, vesayet makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişinin yerleşim yerini değiştiremeyeceği hükümlerine yer verilmiştir. Dosya kapsamında davacı ... ve vasisi ..."in yerleşim yeri adreslerinin ".../..." olduğu anlaşılmıştır. Buna göre uyuşmazlığın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.