11. Hukuk Dairesi 2016/8384 E. , 2017/7083 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 05/11/2015 tarih ve 2013/1544-2015/1382 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı tarafından Leasing Sigorta Poliçesi ile sigortalanan müvekkiline ait beton pompasının, ... plakalı aracın yan yatarak devrilmesi sonucu hasarlandığını, tamir giderinin tahsili için sigortacı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı ... ettiren ise de sigortalının dava dışı ... Finansal Kiralama A.Ş. olduğunu, dolayısıyla davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, hasar ehliyetsiz kişinin kullanımına bağlı olarak meydana geldiğinden poliçenin istisnalar başlığı altındaki 10. maddesine göre teminat dışında kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının, bilirkişi raporunda belirtilen miktarda davacıya borçlu olduğunun belirlendiği gerekçesiyle 17.700 TL asıl alacak, 3.155,86 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.855,86 TL üzerinden takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, sigorta tazminatının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı sigortacı, davaya konu hasarın, yeterli ehliyete sahip olmayan kişi tarafından araç kullanımına bağlı olarak meydana geldiğini, poliçenin İstisnalar başlıklı bölümünün 10. bendinde sigortalının veya temsilcisinin kastî hareketi veya büyük ihmallerinden meydana gelen hasarların teminat dışında bırakıldığını, hasarın anılan düzenleme uyarınca teminat kapsamında kalmadığını savunmuştur. Bu durumda mahkemece, öncelikle kazaya karışan aracın yeterli ehliyete sahip olmayan bir kişi tarafından kullanılıp kullanılmadığı, eğer ehliyet yetersizliği varsa kazanın bu ehliyet yetersizliğinden veya sürücü kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı ve son olarak hasarın poliçede istisnalar başlığı altında davalının sorumlu tutulamayacağı haller arasında sayılan sigortalının veya temsilcisinin büyük ihmalinden meydana gelip gelmediği hususlarında bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönlerde hiç bir değerlendirme yapılmaksızın sadece hasar miktarının belirlendiği bilirkişi raporu esas alınarak eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.