11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4717 Karar No: 2017/5853 Karar Tarihi: 21.09.2017
Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/4717 Esas 2017/5853 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından beraat ederken, yönünden mahkum oldu. Temyiz itirazları incelendiğinde, suçun sübutu kabul edildiği ve cezanın uygun şekilde verildiği belirtilerek, onanmasına karar verildi. Ancak, sanıklar ... ile ... hakkında 2006, 2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet kararları, eksik incelemeler nedeniyle bozuldu. Bu suçta, fatura konusu, Vergi Usul Kanunu'nun 227. maddesindeki düzenlemelere uygun olmalıdır. Dosyaya ilgili belgeler eklenmeli ve faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığı araştırılmalıdır. Fatura kullananların hukuki durumu da takdir edilmelidir. Kanunlar ise 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 227. ve 230. maddeleridir.
11. Ceza Dairesi 2016/4717 E. , 2017/5853 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet HÜKÜM : ... ve ... yönünden beraat ... yönünden mahkumiyet
I- Sanık ... hakkında 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, II- Sanıklar ... ile ... hakkında 2006, 2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından kurulan hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanununun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, sahte olduğu iddia olunan faturaların dosya içine konulmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu fatura asıllarından her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, faturalar ve diğer belgeler üzerindeki yazı ve imzaların sanıkların eli ürünü olup olmadığının araştırılması, suça konu faturalar ve kullanan şirket yetkilileri veya kişiler de dinlenerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve sanıkları tanıyıp tanımadıklarının sorulması, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları kullananların yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları kullanan şirketler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde gerekli görülmesi halinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.