8. Hukuk Dairesi 2009/7173 E. , 2010/2310 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
... ve müşterekleri, müdahil ...... ile Hazine ve Tanır Belediye Başkanlığı aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Afşin Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09.07.2009 gün ve 236/1297 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 864 parselin ölü ...oğlu ... adına kayıtlı olduğunu bu şahsın 1942 yılında öldüğünü, 20 yıldan fazla zamandır davacıların murisi...ve sonrasında davacıların zilyet olduğunu açıklayarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılar adına tapuya tesciline, 22.04.2009 tarihli oturumda taşınmazın ½ hissesinin Efendi ... tüm mirasçıları, ½ hissesinin de birleşen davanın davacısı ...... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ..."ün 864 parselin malik hanesinin ... oğlu ...... olarak düzeltilmesine ilişkin açtığı davanın birleştirilmesi sonucu ......"ün davasının kabulüne, tapu iptal davasının reddine ilişkin kararın temyizi üzerine Dairemizin 13.12.2002 tarih 2002/8555 Esas, 9140 Karar sayılı ilamında özetle, her iki dava arasında bağlantı bulunmadığından öncelikle tefrik kararı verilerek esas uyuşmazlığın bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi, ayrıca davacı ... tarafından kayıt maliklerine karşı dava açılarak mülkiyet meselesinin çözümlenmesi, tapu iptal ve tescile ilişkin MK.639/2 (TMK.nun 713/2) maddesine dayanılarak açılan davanın ise kayıt malikine yöneltilmesi gerektiği vurgulanarak bozmaya sevkedilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu davacıların davasının kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bozma sonrası; davacı ..."ün tapuda isim düzeltilmesine ilişkin açtığı dava tefrik edilerek başka esasa kaydedilmiş ve yanlış hasma karşı açıldığı gerekçesi ile reddedilmiştir. Sonrasında davacı ... vekili, 864 parselin davacı ..."nin babası ..."a ait olduğunu, ancak ..."un 1948 yılında ölmesi sonrası davacının annesinin amcası Efendi ile evlendiğini ve davacı ..."nin amcasının nüfusuna yazıldığını, baba adının daha sonra mahkeme kararı ile düzeltildiğini, dava konusu taşınmazın icara verilmek suretiyle tasarruf edildiği ileri sürülerek tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline, 22.04.2009 tarihli dilekçe ile de taşınmazın yarısının davacı ... adına tesciline karar verilmesi istemiştir. Davacılar vekilleri ayrı ayrı verdikleri dahili dava dilekçeleri ile ... mirasçılarının davaya dahil edilmelerini istemişler, ancak kimlerin mirasçı olduğu dilekçede açıklanmamış ve dilekçe bu şekli ile ilanen tebliğe çıkarılmış, sonrasında da ...oğlu ... mirasçılarına kayyım atanarak dava kayyıma yöneltilerek devam etmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Dava konusu taşınmaza ait tutanak, senetsizden 30 seneyi aşkın zamandır ...oğlu ..."nün zilyetliğinde olduğu ancak kati olarak bilinmeyen bir tarihte vefat ettiğinden 22.07.1964 tarihinde mirasçıları adına tespit edilerek 07.08.1968 tarihinde kesinleşmiştir. Tapu kaydı halen ölü ... adına kayıtlıdır.
Dilekçe ve yargılama oturumlarındaki açıklamalardan anlaşıldığı üzere; davacılar dava konusu taşınmazın davacı ..."ün babasına ait olduğunu kabul etmektedirler. Ancak tapu maliki ile ......"ün babasının aynı kişi olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Davacı ... vekiline, tapu maliki ..."nün davacı ..."nin babası olup olmadığına ilişkin tapuda isim düzeltilmesi davası açması ve sonrasında düzeltilmiş hali ile tapu malikinin veraset belgesini alması gerekmesi durumunda taraf teşkilinin sağlanması için süre ve imkan tanınması ve alınacak sonuca göre iddia ve savunma çerçevesinde toplanacak delillere göre karar verilmesi gerekir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 04.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.