Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Müşteki sanık ...’in temyiz dilekçe içeriğinden temyiz isteminin sanık sıfatıyla hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu, katılan sıfatıyla temyiz isteminin bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede; 1)Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2)Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde; a)5237 sayılı TCK"nin 86/1 ve 86/3-e maddeleri uygulanarak verilen 1 yıl 6 ay hapis cezasının TCK"nin 87/1-c maddesi gereğince bir kat artırılması ile 2 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılması gerekirken 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi, b)Sanık ve müştekinin olayın başlangıcını farklı şekilde anlattıkları, kavganın ilk çıkış anına ilişkin tarafsız tanık anlatımının bulunmadığı, sanığın da müşteki tarafından yaralanmış olduğu ve ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği olayda, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli ve 2002/4-238 Esas - 2002/367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanmasını gerektirdiğinin gözetilmemesi,
c) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas – 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 11.02.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.