Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2009/18-442
Karar No: 2009/465

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2009/18-442 Esas 2009/465 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2009/18-442 E.  ,  2009/465 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ceyhan 1.Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 14/07/2009
    NUMARASI : 2009/231-2009/255

    Taraflar arasındaki “İsim Tashihi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ceyhan Asliye 1.Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 16.10.2008 gün ve 299-448 sayılı kararın incelenmesi davalı temsilcisi tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 7.4.2009 gün ve 413-3779 sayılı ilamı ile; (…Davacılar dava dilekçesinde, kızlarının İkra adı ile tanındığını, kayden İgra olan adının İkra olarak değiştirilmesini istemişler, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Yasasının 27. maddesi hükmüne göre kişi, haklı nedenlere dayanarak adının değiştirilmesini hakimden isteyebilir. Yargıtay uygulamalarında kişinin bilinip tanındığı ve kullandığı ad ve soyadını değiştirmesi haklı neden sayılmaktadır. Somut olayda davacılar kızlarının “İkra” adı ile bilinip tanındığını ileri sürüp, bu nedenle adının değiştirilmesini istediklerine göre, mahkemece tüm kanıtların toplanıp, bu bağlamda davacıların göstereceği tanıklar da dinlendikten sonra oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, yeterli inceleme ve gerekli araştırma yapılmadan davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı temsilcisi

                                        HUKUK GENEL KURULU KARARI
     
    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, isim tashihi istemine ilişkindir. 
    Davacılar 22.08.2008 tarihli dava dilekçelerinde; 25.07.2008 tarihinde doğan müşterek çocukları İ..’nın isminin nüfusa tescili sırasında yanlışlıkla İ.. olarak yazıldığını ileri sürerek, küçük kızın isminin İ.. olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. 
    Mahkemenin, “nüfus aile kayıt tablosu ve tescil tutanağına göre davacıların iddiasının sabit bulunduğu” gerekçesiyle “davanın kabulüne” dair verdiği karar, Özel Daire’ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece, “dava dilekçesinde davacıların müşterek çocuklarının isminin yanlışlıkla ‘İgra’ olarak yazıldığını ileri sürdükleri, isim tashihi talep edilen küçüğün dava tarihi itibariyle henüz bir ayını dahi doldurmamış olması nedeniyle şu veya bu ad ile bilinip tanındığının iddia ve ispatının mümkün olmadığı, toplumda isim olarak kullanılan ve yazım kuralları bakımından da doğru ve sözlük anlamı olan ‘İkra’ yerine sözlük anlamı bulunmayan ‘İgra’nın yazılmasının tamamen harf hatasından kaynaklandığı, bu itibarla tanık dahil başkaca delil toplanmadan talebin kabulü gerektiği” gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.
    Gerçekten; davacılar duruşmada alınan beyanlarında ve dava dilekçesinde, müşterek çocuğun isminin bir hata sonucunda, yanlışlıkla ‘İkra’ yerine ‘İgra’ olarak nüfusa kayıt edildiği iddiasıyla adının düzeltilmesini istemiş olup; 01.08.2008 tarihinde nüfusa kaydedilen dava konusu küçüğün 25.07.2008 günü doğduğu ve 22.08.2008 dava tarihi itibariyle henüz bir ayını doldurmadığı; nüfusta tescil edilmiş şekliyle ‘İgra’ sözcüğünün sözlük anlamı bulunmayıp, tam aksine yazım şekli itibariyle ona benzeyen ‘İkra’ sözcüğünün sözlük anlamının bulunduğu sabittir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 27. maddesinin birinci fıkrasında, “Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir.” Hükmü yer almaktadır.   
    Görülmekte olan davada, az yukarıda açıklanan maddi ve yasal olgular dikkate alındığında; dava konusu çocuğun isminin ‘İ..’ yerine ‘İgra’ olarak yazılmış olmasının, yazım işlemi sırasında yapılan bir harf hatasından kaynaklandığı ve böylece ismin düzeltilmesi için Türk Medeni Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen “haklı neden” koşulunun somut olayın özelliği itibariyle gerçekleştiği, isminin düzeltilmesi istenen küçüğün dava tarihi itibariyle henüz bir ayını dahi doldurmadığı dolayısıyla başkaca delil ibrazı ve tanık dinlenilmesine yer olmadığının kabulü gerekir.
    Hal böyle olunca; Yerel Mahkemenin, aynı hususlara dayalı olarak davanın kabulüne dair verdiği direnme kararı usul ve yasaya uygun olup, onanmalıdır.
    SONUÇ: Davalı temsilcisinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA,  04.11.2009 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi