17. Hukuk Dairesi 2017/4031 E. , 2018/3346 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde asıl dava davalısı ... A.Ş. vekili, asıl dava davalısı ..., birleşen dava davalıları ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R -
Davacılar vekili asıl davada; davalıların sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracın alkollü şekilde kullanımı sonucu yol kenarında yürüyen davacı yaya ...’ye çarpması sonucu ...’nin ağır yaralandığını, özel bir işyerinde işyeri yemeklerini götürü usulle pişirdiğini, aylık 800,00 TL geliri olduğunu, kaza tarihinden itibaren tedavisinin sürdüğünü ve çalışamaz hale geldiğini, sağlığına tam kavuşup kavuşamayacağının meçhul olduğunu, eşi ... ve iki çocuğunun da elem çektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, davacı eşi ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini istemiş, birleşen davada; davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın %60 kusurlu olarak, asıl davadaki aracın %40 kusurlu olarak neden olduğu trafik kazası sonucu asıl davadaki aracın savrularak davacı yaya ...’ye çarpması sonucu ...’nin ağır yaralandığını, özel bir işyerinde işyeri yemeklerini götürü usulle pişirdiğini, aylık 800,00 TL geliri olduğunu, kaza tarihinden itibaren tedavisinin sürdüğünü ve çalışamaz hale geldiğini, sağlığına tam kavuşup kavuşamayacağının meçhul olduğunu, eşi ... ve iki çocuğunun da elem çektiğini, davaların birleştirilmesi gerektiğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı ... için 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, davacı eşi ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsilini istemiş, ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 55.614,16 TL’ye yükselterek tüm maddi ve manevi tazminat alacağı için davalılardan müştereken ve müteselsilen yasal faiz talep etmiştir.Asıl dava davalısı ... A.Ş. vekili, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, davacı yayanın dalgın ve dikkatsiz olabileceğini, bu nedenle müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; maddi tazminat davasının kabulü ile, 55.614,16 TL"nin davalılar ..., ... ve ... yönlerinden olay tarihi 30/12/2009 tarihinden itibaren ve davalı ... şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ve sigorta şirketi teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak üzere davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı ..."na verilmesine, manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, davacı ... için 8.000,00 TL davacı ... için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL"nin olay tarihi 30/12/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ..., ... ve ..."ten müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm asıl dava davalısı ... A.Ş. vekili, asıl dava davalısı ..., birleşen dava davalıları ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına, davaların müteselsil sorumluluk hükümlerine göre açılmış olmasına göre, asıl dava davalısı ... A.Ş. vekili, asıl dava davalısı ..., birleşen dava davalıları ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Asıl ve birleşen davada dava dilekçesinde maddi ve manevi tazminat bakımından açıkça faiz talep edilmemiş, ıslah dilekçesinde ise tüm maddi ve manevi tazminat alacağının yasal faiziyle tahsili talep edilmiştir. Bu durumda mahkemece davalı gerçek kişiler yönünden maddi ve manevi tazminata asıl ve birleşen dava tarihi yerine, 6100 Sayılı HMK’nın 26. maddesine aykırı olarak talepten fazlasına, yani kaza tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
3-Dava ve ıslah dilekçesinde manevi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edilmiş, davalı zorunlu trafik sigorta şirketi olan ... A.Ş. bakımından poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğu da açıkça belirtilmemiş olmakla, manevi tazminattan sorumlu tutulmayan davalı ... A.Ş. lehine manevi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru değildir.Tüm bu hususlar bozma nedeni ise de, yapılan yanlışlıkların giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, asıl ve birleşen davalardaki hükümlerin 6100 sayılı HMK"nın geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dava davalısı ... A.Ş. vekili, asıl dava davalısı ..., birleşen dava davalıları ... ve ... vekillerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dava davalısı ..., birleşen dava davalıları ... ve ... vekillerinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dava davalısı ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile maddi tazminata ilişkin olan hüküm fıkrasının 1) nolu bendindeki ‘‘davalılar ..., ... ve ... yönlerinden olay tarihi 30/12/2009 tarihinden itibaren ve davalı ... şirketi yönünden dava" ibarelerinin çıkartılarak yerlerine "taleple bağlı kalınarak asıl dava davalısı ... yönünden 19.8.2010 asıl dava, birleşen dava davalıları ... ve ... yönünden 4.4.2011 birleşen dava, asıl dava davalısı ... A.Ş. yönünden 19.8.2010 asıl dava" ibarelerinin yazılmasına, manevi tazminata ilişkin olan hüküm fıkrasının 2) nolu bendindeki "olay tarihi 30/12/2009" ibareleri çıkartılarak yerlerine "taleple bağlı kalınarak asıl dava davalısı ... yönünden 19.8.2010 asıl dava, birleşen dava davalıları ... ve ... yönünden 4.4.2011 birleşen dava" ibarelerinin yazılmasına, hükme 5) nolu bent olarak "Kendisini vekille temsil ettiren davalı ... A.Ş. lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/3. fıkrası gereği belirlenen davacı ... nedeniyle 1.500,00 TL maktu, davacı ... nedeniyle 1.500,00 TL maktu manevi vekalet ücretinin adı geçen davacılardan alınarak davalı ... A.Ş.’ye verilmesine," bendinin eklenmesine ve asıl ve birleşen davadaki maddi ve manevi tazminat hükümlerinin bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl dava davalıları ... A.Ş., ..., birleşen dava davalıları ... ve ..."e geri verilmesine, 27/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.