15. Ceza Dairesi 2017/3973 E. , 2019/2238 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Nitelikli dolandırıcılık suçundan TCK"nin 158/2 delaletiyle 158/1-a, 43/1, 62, 52/2-4, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ..."in annesi Hatice Özdemir ile sanık ..."un Karabük Devlet Hastanesinde tanıştıkları, aralarında geçen konuşma esnasında Hatice’nin sanığa, oğlunun işsiz olduğunu söylemesi üzerine sanığın Milli Eğitim Müdürlüğünden emekli olduğunu, tanıdıkları olduğunu, para talep etmeden Allah rızası için oğlunu Milli Eğitim"e işe koyacağını söyleyerek, Milli Eğitim"de görevli birileriyle görüşüyormuş gibi telefon görüşmesi yaptığı Hatice’nin güvenini kazandığı, daha sonra Hatice"nin sanığın telefon numarasını oğlu katılana verdiği ve katılan ile sanığın telefonla tanışıp görüşmelerini sağladığı, aralarında geçen görüşmede, sanığın katılana Milli Eğitim"den emekli olduğunu, devlet kurumları içinde sözünün geçtiğini, Milli Eğitim bünyesinde kendisini işe aldıracağını söylediği ve katılandan ilk etapta evrak işlemleri için 300 TL para istediği, katılanın da bu parayı sanığın banka hesabına yatırdığı, sanığın daha sonra katılandan yine iş için 670 TL para istediği, katılanın bu parayı da yatırıldığı, sanığın katılandan “evlerini Mersin"den Karabük"e taşıtmak amacıyla nakliye masrafları için de 750 TL istemesi üzerine katılanın sanıktan şüphelenerek tekrar para göndermediği iddia edilen somut olayda,
5237 sayılı TCK"nın 158/2. maddesinde yer alan nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için, suç failinin, ismen söylemese bile kimden söz edildiğini karşı tarafın anlayacağı şekilde makamı, rütbesi, unvanı ve lakabını beyan etmesi yanı sıra lakabını söylediği kamu görevlilerini tanıdığını, hatırının sayıldığını ve işini yaptırabileceğini belirterek mağduru kandırması gerektiği, somut olayda ise; kendisini Milli Eğitim Müdürlüğü"nden emekli olarak tanıtıp, katılanı işe yerleştirebileceğini vaad ederek haksız menfaatler elde ettiği, ancak söylemlerinde işlemleri gerçekleştirecek tanıdığı olarak herhangi bir ismi zikretmediği, sanığın bu şekildeki eylemlerinin suç tarihinden sonra yürülüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 158/1-l maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturuyor olsa da, suç tarihi itibariyle sanık lehine olan 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253 ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamındaki TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen “basit dolandırıcılık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de:
Sanık hakkında belirlenen 2 yıl 6 ay temel hapis cezasından TCK"nın 43/1. maddesi gereğince 1/4 artırım yapılıp, TCK"nın 62/1. maddesi gereğince 1/6 indirim yapıldığında sanığın sonuç olarak 2 yıl 7 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılması gerekirken yanlış hesaplamalar sonucu 2 yıl 7 ay hapis cezasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.