15. Ceza Dairesi 2017/30784 E. , 2021/1806 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Müştekiler ..., için ayrı ayrı ; TCK 158/2, 168/1-4, 62, 52/2, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ile vekalet ücreti ile sınırlı olmak üzere katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TBMM Destek Hizmetleri Başkanlığında aşçı olarak çalışan sanığın, ..., ..., ..., ... ve ... ile ayrı ayrı görüşerek kendisinin Bursa Milletvekili ..."ı tanıdığını onun yardımı ile kendilerini işe yerleştireceğini belirterek ayrı ayrı para aldığı bu şekilde atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda;
1-Sanığın müştekiler ..., ... ve ...’ye karşı ayrı ayrı nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan incelemede;
Sanık savunması, müştekilerin beyanları, TBMM İnsan Kaynakları Başkanlığı’nın suç duyurusu, muhakkik evrakı ile tüm dosya kapsamından; sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet hükümleri ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiş olup mahkemenin oluşa uygun kabul ve gerekçesi karşısında sanık hakkında CMK’nın 231. maddesinin uygulanması gerektiğine dair tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin atılı suçların sanık tarafından işlenmediğine, hükümlerin usul ve yasaya aykırı olduğuna, lehe hükümlerin uygulanmadığına ve suç vasfına dair temyiz itirazının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanığın katılanlar ... ve ...’a karşı ayrı ayrı nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan incelemede;
Sanık savunması, katılanların beyanları, TBMM İnsan Kaynakları Başkanlığı’nın suç duyurusu, muhakkik evrakı ile tüm dosya kapsamından; sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin ve katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Katılanlar vekilinin 04/04/2014 havale tarihli dilekçesi ile katılanların zararlarının, sanık müdafii tarafından giderildiğini ve etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterdiğini bildirmesi karşısında, sanık hakkında, katılanlara yönelik eylemler için TCK 168/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
Kendisini vekille temsil ettiren katılanlar ... ve ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekili ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.