Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/795
Karar No: 2017/8653
Karar Tarihi: 31.10.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/795 Esas 2017/8653 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, bir taşınmazı satın almış fakat davalının kendi payına düşen kısma tecavüz etmesi nedeniyle bağımsız bölümün inşa edilemediği ve yapı ruhsatı ve eklerine aykırı olarak çeşitli inşaatlar yaptığını iddia etmiştir. Mahkeme bağımsız bölümün onaylı vaziyet planına aykırı olarak inşa edildiği ve emsal aşımına yol açtığı tespit edilince tüm yapının yıkılarak yeniden inşa edilmesine karar vermiştir. Ancak bilirkişi raporuna dayanılarak verilen kararın yeterli olmadığı ve statik konusunda uzman bir bilirkişi tarafından yeniden incelenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle davalının temyiz itirazı kabul edilerek hüküm bozulmuştur. Karara göre, Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesine göre kat malikleri anagayrimenkulü titizlikle korumaya mecburdurlar. Kat malikleri ortak yerlerde yapılacak işlemler için beşte dördünün yazılı rızası gerekmektedir. Ancak anayapıya zarar verecek işlemler uzmanlar tarafından incelenerek karar verilmelidir.
20. Hukuk Dairesi         2017/795 E.  ,  2017/8653 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan 06/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 31/10/2017 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davalı vekili Av. ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ilgili taşınmazın 43 nolu dublex mesken niteliğindeki taşınmazı satın aldığı fakat 42 numaralı bağımsız bölüm maliki olan davalının kendi payına düşen kısma tecavüz etmesi nedeniyle 43 nolu bağımsız bölümün inşa edilemediği, davalının yapı ruhsatı ve eklerine aykırı olarak çeşitli imalat ve inşaatlar yaptığı, dava konusu taşınmazları mimari projesinden tamamen farklı ve çok daha büyük olarak inşa ettiği ve bunun yanında yasal olarak hakları olmadığı halde bahçe duvarı inşa ettiği tüm bu proje dışı imalatların tespiti ile yıkılması ve davalılar tarafından yapılan ortak alanlara müdahalelerin önlenmesi istenilmiş, mahkemece; davacının 43 numaralı bağımsız bölümde onaylı vaziyet planında tahsis edilmiş alanın bir kısımını da kaplayacak şekilde imar ettiği 42 nolu davalının ve yargılama sırasında tapu kaydı değiştiğinden dahili dava edilen halen ... adına kayıtlı bağımsız bölümün 68,80 m²"lik yasal alanı 112,99 m²"ye çıkartarak büyüttüğü, büyütülen tüm bu kısımların ortak alanda kaldığı, ilave 38,11 + 6,08 olmak üzere toplam 44,19 m² alanın projesine uygun hale getirilmesinin statik olarak mümkün olmadığı anlaşılmış olup, 42 nolu bağımız bölümün tamamının yıkılmasına, bu yıkımın öncelikle dava açıldığı tarihteki davalı ile dahili davalı edilen ... tarafından kararın kesinleşmesinden itibaren takdiren 1 ay içerisinde yıkılmasına, yıkıldıktan sonra takdiren 6 ay içerisinde eski hale getirilmesine, aksi halde daha sonra davalılardan tahsil edilmek üzere icraca yıkımın yaptırılmasına, davacı tarafın projeye uygun hale getirmesi mümkün olmadığından kendisine bu yönde süre verilmemesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, müdahalenin önlenmesi ve kal istemine ilişkindir.
    Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesine göre "Kat malikleri, anagayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar. Kat maliklerinden biri, bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım ve tesisler, değişik renkte dış badana veya boya yaptıramaz. Ancak, ortak yer ve tesislerdeki bir bozukluğun anayapıya veya bağımsız bir bölüme veya bölümlere zarar verdiğinin ve acilen onarılması gerektiğinin veya anayapının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun mahkemece tespit edilmiş olması halinde, bu onarım ve güçlendirmenin projesine ve tekniğine uygun biçimde yapılması konusunda kat maliklerinin rızası aranmaz. Kat maliki kendi bağımsız bölümünde anayapıya zarar verecek nitelikte onarım,
    tesis ve değişiklik yapamaz." Yerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda; davalıya ait bağımsız bölümün onaylı vaziyet planındaki yerinden tek köşesinden kaymış ve büyütülmüş olarak konumlandığı; bağımsız bölümün hem onaylı projesindeki ölçülerinden farklı imal edildiği, hem de bağımsız bölüme onaylı projesine aykırı olarak ilavelerin yapıldığı; 42 nolu bağımsız bölümün etrafında yer alan bahçe duvarının davacıya ait bağımsız bölüme, onaylı vaziyet planında tahsis edilmiş olan alanın bir kısmını da kapsayacak şekilde imal edildiği; zemin katta onaylı projesine aykırı olarak bağımsız bölümün aks ve dış cephe ölçülerinin yerinde büyütülüp 40,48 m2 olarak inşa edildiği; ayrıca teras cephesinde 32.0 m2’lîk alanın kapatılarak emsale dahil zemin kat alanına dahil edildiği; ilave edilen bu alana kapı ve pencerelerin açıldığı; yapılan projeye aykırı ilave imalatlar sonrasında toplam zemin kat alanının 72.51 m2"ye yükseldiği: bağımsız bölümün verinde dış ölçülerinin büyütülmüş olması nedeni ile birinci katta da 6,08 m2 İlave kapalı alanın mevcut olduğu; bağımsız bölümün tümünde onaylı projesine aykırı ve ilave olarak imal edilen kapalı alanlar ile, onaylı projesine göre 68,80 m2 olan toplam bina alanının 44,19 m2 (38,11 m2 + 6,08 m2) daha büyütüldüğü ve bina alanının toplam 112.99 m2 olduğu, bu durumun da emsal aşımına yol açtığı tespit edilmiş olup dava konusu 42 numaralı konutta yapılmış olan ilave inşaatın kaldırılması işleminin, yapının statik sistemi üzerinde çok ciddi ve telafi edilemez hasara neden olacağından sadece ilave kısmın değil tüm yapının yıkılarak yeniden inşa edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Projeye aykırı olarak yapılan inşaat ve değişiklikler projeye uygun hale getirildiğinde anayapıya zarar verecek ise önemli olan anayapının korunması olduğuna göre bu durumun sağlayacağı yarardan çok zarar getireceği gözönüne alınarak karar verilmesi gerekir. Ayrıca projeye uygun olan kısımların yıkımına karar verilmesi de doğru değildir. Bu bakımdan mahkemece dava konusu edilen projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi durumunda anayapının statiğine nasıl ve ne şekilde zarar verildiği tek tek açıklattırılarak bu konuda ek rapor alınması, yeterli görülmediği takdirde bilirkişi heyetinde statik konusunda uzman bir kişinin olacağı üç kişiden oluşan bilirkişi aracılığı ile mahallinde yeniden inceleme yaptırılarak rapor alınması gerekirken hüküm kurmaya yeterli olmayan bilirkişi raporuna dayanarak davalıya ait projesine uygun bağımsız bölümün tümünün yıkılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 1480,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı ..."a verilmesine, temyiz harcının istek halinde iadesine 31/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi