Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/2440 Esas 2014/3939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2440
Karar No: 2014/3939
Karar Tarihi: 13.03.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/2440 Esas 2014/3939 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/2440 E.  ,  2014/3939 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SAKARYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 26/04/2012
    NUMARASI : 2010/431-2012/129

    Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile davacı kurum arasında abonelik sözleşmesi bulunduğunu, davalının hakkında tahakkuk ettirilen elektrik borcunu ödemediğini, 35.378 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı cevabında; icra takibinde borcun dönemi ve fatura bilgisinin açıkça belirtilmediğini, 1999 yılında belediye başkanı olması nedeniyle, elektrik bedeli talep edilen işyerini işletmediğini, işyerini S.. Z.. ve S.. B.."nun işlettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur..
    Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, itirazın iptaline, şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
    Somut olaya gelince; mahkemece yargılama sırasında bilgisine başvurulan hukukçu bilirkişinin raporu doğrultusunda karar verilmiştir. Bilirkişi davacı tahakkuklarını esas almış, ayrıca elektrik bedeli hesaplaması da yapmamıştır. Rapor düzenleyen bilirkişinin elektrik tüketim bedeli hesabı konusunda uzman olmadığı, bu nedenle bilirkişi olarak dinlenemeyeceği kuşkusuzdur. Uzman bilirkişi tarafından, davacının tahakkuk ettirdiği bedelden davalının sorumlu olup olmadığının belirlenmesi, davalının sorumlu olduğunun tespiti halinde ödenmesi gereken elektrik bedelinin ayrıca hesaplanması gerekir.
    Hal böyle olunca, mahkemece dava dosyasının elektrik tüketim hesabı konusunda uzman olan mühendis bir bilirkişiye verilerek rapor düzenlettirilmesi gerekirken, konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan rapor doğrultusunda yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.