Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/7075 Esas 2010/2276 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/7075
Karar No: 2010/2276
Karar Tarihi: 03.05.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/7075 Esas 2010/2276 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2009/7075 E.  ,  2010/2276 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ... ile Hazine ve Kazandere Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Tortum Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.06.2009 gün ve 124/217 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Davacı, dava konusu taşınmazın miras bırakanından kaldığını ileri sürerek Hazine adına kayıtlı 103 ada 93 parselin tapu kaydının iptali ile adına kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Dava konusu taşınmaz davacının miras bırakanı Kazım Yıldırım’ın terekesine dahil olup miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi olduğu, taksim edilmediği 3.6.2009 tarihinde mahallinde yapılan keşifte yerel bilirkişilerce açıklanmıştır. TMK.nun 701.maddesinde; “Kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler uyarınca oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olanların mülkiyeti elbirliği mülkiyetidir” şeklinde tanımlanmıştır. Elbirliği mülkiyetinde mirasçıların tereke malları üzerinde belli pay veya payları olmayıp hakları taşınmazın tamamı üzerine yayılmış olup terekenin tamamını kapsar. Aynı kanunun 702.maddesinde topluluk devam ettiği sürece tasarrufi işlemlerde tüm ortakların oybirliğiyle karar vermeleri gerektiği belirtilmiştir. Dava açmakda tasarrufi bir işlem olduğuna göre, mirasçılardan birisinin kendi payını ileri sürerek dava açması mümkün değildir. Başka bir anlatımla, bir mirasçının elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bir taşınmaz üzerinde tek başına tasarrufda bulunma yetkisi bulunmamaktadır. Mirasçılardan birisinin kendi payı hakkında açtığı dava diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK.nun 640.maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi mümkün değildir. Davacının terekeye dahil bir taşınmaz için 3. kişilere karşı böyle bir dava açma sıfat ve yetkisi bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak işin esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.