17. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1054 Karar No: 2018/4294 Karar Tarihi: 29.03.2018
Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/1054 Esas 2018/4294 Karar Sayılı İlamı
17. Ceza Dairesi 2018/1054 E. , 2018/4294 K.
"İçtihat Metni"
Açıktan hırsızlık yapmak suçundan sanık Hakkı Düzgün"ün, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 491/ilk ve 522/1 maddeleri gereğince 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Beyoğlu 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 01/10/2010 tarih, 2009/495 Esas ve 2010/1070 Karar sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi üzerine, hükmün açıklanarak 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 491/ilk ve 522/1 maddeleri gereğince 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06.06.2017 tarih, 2017/83 Esas ve 2017/259 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 24.01.2018 tarih ve 94660652-105-34-13085-2017-Kyb sayılı Kanun Yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başavcılığı"nın 01.02.2018 tarih ve 2018/8434 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi: MEZKUR İHBARNAMEDE: Dosya kapsamına göre, suç tarihi 2004 yılı Aralık ayı olup, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 12/11/2010 tarihinde kesinleştiği, 5271 sayılı Kanun"un 231/8-son cümlesi gereğince, 12/11/2010 ile ikinci suçun işlendiği 21/05/2014 tarihi arasında dava zamanaşımı süresinin duracağı, sanığın lehine olan 765 sayılı Kanun"un 102/4 ve 104/2. madde ve bentleri gereğince eklemeli dava zamanaşımı süresinin 7 yıl 6 ay olması dikkate alındığında, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına ilişkin İstanbul 15. Asliye Ceza mahkemesince kararın verildiği 06/06/2017 tarihi itibarıyla bu sürenin ziyadesiyle geçtiği gözetilmeden, dava zamanaşımının dolması nedeniyle düşme kaarı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. Maddesi uyarınca anılan kararların bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06.06.2017 tarih, 2017/83 Esas ve 2017/259 Karar sayılı hükmünün CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın adı geçen mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na GÖNDERİLMESİNE, 29.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.