4. Ceza Dairesi 2013/2140 E. , 2015/460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve temyiz isteğinin, mahkemece verilen 21/10/2010 tarihli ek karara yönelik olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
CMK"nın 231/6. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşulları, “sanığın daha önce kasıtlı suçtan mahkum olmaması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışlarına göre yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve mağdurun uğradığı zararın giderilmesi” olarak düzenlenmiş olup, mahkemece verilen 29.07.2010 tarihli kararda, “sanığın tekerrüre esas mahkumiyetinin bulunmaması, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaate varılması, maddi bir zararın tesbit edilememesi ve sanığın açıkça karşı çıkmaması” nazara alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olmakla, itiraz merciince, “sanığın sabıkasında, kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunduğundan infaz tarihlerini içerir kesinleşme şerhli ilamlar getirtilerek CMK"nın 231. maddesindeki şartları oluşturup oluşturmadığı tartışılıp karar verilmesi,” biçimindeki kanuni gerekçeyle itirazın kabulüne ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verilmesi karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanık .... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2-Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
TCK"nın 116/1. maddesinde konut dokunulmazlığının ihlali suçunun, “bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak girmek veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmamak” suretiyle işlenebileceğinin belirtilmesi karşısında, 29.07.2010 tarihli hükmün gerekçesinde, hakkında itirazın reddi kararı verilen oğlu sanık... ile birlikte, damadı olan katılan ...."nin, kızı ... ile birlikte ikamet ettiği evin avlusuna “izin almadan” girdiği kabul edilen sanığın eyleminde, suçun maddi ve manevi unsurunun ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle hükümlülük kararı verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.