Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4519 Esas 2017/8620 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/4519
Karar No: 2017/8620

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4519 Esas 2017/8620 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, taşınmazın tapu kaydının iptaliyle müvekkili adına tesciline karar verilmesi talebiyle dava açmıştır. Mahkeme, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiştir. Ancak dava konusu taşınmaz, daha önce orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle tapulama dışı bırakılmıştır. Bu durumda mahkemece, davanın hak düşürücü süre yönünden reddi doğru değildir ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle verilen kararın bozulması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri: 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi, kadastro tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar yönünden uygulanmaktadır.
20. Hukuk Dairesi         2016/4519 E.  ,  2017/8620 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 29.03.2011 havale tarihli dava dilekçesiyle, ... ilçesi, ... Köyü 551 parsel sayılı taşınmazın 40 yılı aşkın bir süredir davacı ve davacının murisleri tarafından kullanıldığını bu taşınmazın evveliyatında müvekkilinin babasının zilyetliğinde olup onun tarafından kısmen taşınmazın imar ve ihyası yapıldığını, tarım arazisi haline getirildiğini, buğday, nohut ekmek suretiyle malik sıfatı ile kullanıldığını, müvekkilinin şu ana kadarda taşınmazı kullanımı konusunda hiç kimse ile bir ihtilafı olmadığı iddiasıyla taşınmazın tapu kaydının iptaliyle müvekkili adına tesciline karar verilmesi talebiyle dava açmıştır.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 10.04.1980 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1973 tarihinde yapılmış ve kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz, 551 parsel numarası ile 15.08.1972 yılında davacı adına tespit görmüş ve davalı ... Yönetiminin iş bu parsele ilan süresi içinde 15.06.1973 yılında itirazı üzerine ... Tapulama Müdürlüğü Komisyon Kararı ile 13.01.1977 tarih ve A/48 kararı ile taşınmazın "orman sayılan yerlerden" olduğu gerekçesiyle tapulama dışı bırakılmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tümü yönünden 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkeme gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.
    Şöyle ki; dava konusu taşınmaz, 551 parsel numarası ile 15.08.1972 yılında davacı adına tespit görmüş ve davalı ... Yönetiminin iş bu parsele ilan süresi içinde 15.06.1973 yılında itirazı üzerine ... Tapulama Müdürlüğü Komisyon Kararı ile 13.01.1977 tarih ve A/48 kararı ile taşınmazın "orman sayılan yerlerden" olduğu gerekçesiyle tapulama dışı bırakılmasına karar verilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi, kadastro tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar yönünden uygulanmaktadır. Genel arazi kadastrosu sırasında davacı adına daha sonra tespit görmüş ve davalı ... Yönetiminin iş bu parsele ilan süresi içinde 15.06.1973 yılında itirazı üzerine ... Tapulama Müdürlüğü Komisyon Kararı ile 13.01.1977 tarih ve A/48 kararı ile taşınmazın "orman sayılan yerlerden" olduğu gerekçesiyle tapulama dışı bırakılmasına karar verilen dava konusu taşınmaz yönünden 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
    Bu durumda, mahkemece, tarafların dayandıkları tüm deliller toplandıktan sonra gerekli inceleme ve araştırma yapılıp işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle davanın hak düşürücü süre yönünden reddi doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 30/10/2017 günü oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.