12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/22153 Karar No: 2012/39462
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/22153 Esas 2012/39462 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/22153 E. , 2012/39462 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Nevşehir İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/04/2012 NUMARASI : 2011/263-2012/105
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun, süresinde mahkemeye müracaat ederek, alacaklıya, takibe konu bonoya ilişkin borçtan düşülmek üzere 8.000-TL, 9.000-TL ve 9.000-TL olmak üzere üç adet toplam 26.000-TL çek verildiğini, ayrıca 10.000-TL de nakit ödeme yapıldığını, neticede alacaklıya toplam 36.000-TL ödemede bulunulduğunu, dolayısıyla faizi ile birlikte 11,486 TL borcu kaldığını ileri sürerek haksız ve kötü niyetli olarak fazladan talep edilen 19.908,99 TL"lik kısımla ilgili takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, işin yargılamayı gerektirdiğinden bahisle davanın reddine karar verildiği görülmektedir. Kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.09.2011 tarih ve 2011/1157-16123 sayılı kararı ile; "Somut olayda, belgedeki imza alacaklı tarafından kabul edilmiştir. Bu durumda mahkemece anılan belgedeki miktarlar yönünden gerekirse bilirkişi incelemesi de yaptırılarak BK."nun 84.maddesi uyarınca borçlunun borca itirazı hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir" gerekçesi ile yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Yerel mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucunda; "takibin, taraflar arasında çekişmeli olan 10.000 TL"lik kısmının iptali ile borç miktarından düşülmesine, takibin kalan miktar üzerinden devamına " şeklinde hüküm kurulmuş, yerel mahkeme kararı taraflarca temyiz edilmiştir. Mahkeme, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verdikten sonra artık bozma kararı gereği işlem yapmak ve hüküm kurmak zorundadır. Çünkü mahkemece bozma ilamına uyulması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına usuli müktesep hak doğar. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde bozma ilamının gereğinin yerine getirilmediği görülmektedir. Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda BK."nun 84. maddesi uyarınca borçlunun borca itirazı ile ilgili olarak bilirkişi incelemesi yaptırılarak takip tarihi itibariyle borç miktarının tespiti gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Tarafların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.