Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/899
Karar No: 2019/839
Karar Tarihi: 13.02.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/899 Esas 2019/839 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı şahıs tarafından borç için verilen kredi teminatı olarak gösterilen senedin tahrif edildiği iddia edilerek takibe konulduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davada davacı tarafın talebi reddedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan yargılamada, senette imza inkarı olmaması nedeniyle davacıların tahrifat iddialarının kabul edilemeyeceği, senette avalist konumunda bulunan müvekkillerin teminat senedi iddialarının dinlenilemeyeceği kararına varılmıştır. İlk derece mahkemesinin kararı onanmıştır.
TTK'nın 702/2 maddesi ve İİK'nın 72/4. maddesi geçmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2018/899 E.  ,  2019/839 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : 5. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasında görülmekte olan asıl ve birleşen menfi tespit davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın asıl davada davacılar ve birleşen davada davacı vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine ... BAM 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün süresi içinde asıl davada davacı ... Turz. Yatırım ve İşl. San. Tic. A.Ş. birleşen davacı tarafından duruşmalı temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davacı vekili Av. ... ve birleşen davalarda davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av. ... geldiği görülmüş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Asıl davada davacılar vekili, davalı tarafından ... 27. İcra Müdürlüğü"nün 2016/2315 Esas sayılı takip dosyasında takibe konulan bononun davacı şirketin kredi ihtiyacı için dava dışı ... Ltd. Şti. üzerinden çekilen kredinin kullanılmasında davalı şahsın eşine ait gayrimenkulun ipotek olarak verilmesine istinaden düzenlenen teminat senedi niteliğinde olduğunu, bu senedin davalı tarafından tahrifat yapılarak takibe konulduğunu, tanzim tarihinin bulunmadığını, senet aslında el yazısı ve rakam ile miktarının 265.282,65-TL, alacaklısının davalı, borçlusunun davacı şirket ve diğer davacıların isim ve adreslerinin eklenerek kambiyo senedi haline getirildiğini, kullanılan kredi tutarı kadar teminat senedinin davalıya verildiğini, yine aynı miktara denk gelecek şekilde 45 adet senedin dava dışı ... Ltd Şti "ye verildiğini, kalan kredi borcunun ... Ltd. Şti"nin borcu olması gerektiğini, neticede takibe konu senedin davalının verdiği ipoteğin kaldırılmasının teminatı olarak verildiğini ileri sürerek, takibe konu bonodan dolayı davalıya karşı borçlu olmadıklarının tespitine, %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen davada davacı vekili ise, davacının ilgili senedin davacı şirket yetkilisi iken şirket adına düzenlendiğini, kullanılan krediye ilişkin davalının eşinin taşınmazına konulan ipoteğin teminatı olarak verildiğini, kredi borcunun ödenmiş bulunmasına rağmen senedin iade edilmediğini bildirerek ayrı ayrı müvekkillerinin borçlu bulunmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Asıl davada davalı vekili, takibe konu senedin müvekkiline verildiği şekliyle icraya konulduğunu, yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını, takibe konu senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının davacılarca kanıtlanması gerektiğini, teminat senedi olduğu iddiasını kabul etmediklerini, iddia edilen hususların davacı şirket ile dava dışı ... Ltd. Şti. arasındaki karmaşık ticari ilişkilerin konusu olduğunu, bu ilişkilerde kendisinin hiçbir ilgisinin bulunmadığını, kaldı ki davacı iddiasına göre aynı borç için hem kendisine hem de dava dışı ... Ltd. Şti"ne senet verilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, iddia edilen olayların ve belgelerin dava konusu senet ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, davaya konu senedin teminat olarak verildiğine ilişkin bir protokol düzenlenmediğini, senedin teminat senedi olarak belge ile teslim edildiğinin ileri sürüldüğünü, müvekkilinin imzası olan böyle bir belge de bulunmadığını, sunulan delillerin tamamının takibe konu senet ile ilişkisinin olmadığını, diğer davacı ... ve onun şirketi ile olan ilişkilere yönelik olduğunu savunarak, davanın reddi ile inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Birleşen davaya cevap verilmemiştir.
    İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, asıl ve birleşen davada davacı tarafın takibe konu senedin teminat senedi olduğuna dair iddialarının yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş olup, işbu karar süresi içerisinde asıl ve birleşen davanın davacılarınca istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davacı şirket dışındaki tüm davacılar ile birleşen dosya davacısının senette avalist konumunda bulundukları, TTK"nın 702/2 maddesi gereğince aval verenlerin senedin teminat altına aldığı borç şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsada aval verenin taahhüdünün geçerli olacağı yönündeki düzenlenmesi karşısında bu davacıların teminat senedi yönündeki iddialarının dinlenilemeyeceği, senet üzerinde tahrifat yapıldığı yönündeki davacıların iddiaları yönünden ise hem asıl hem de birleşen davada takibe konu senette tüm davacıların imzaya yönelik bir itirazlarının bulunmadığı, senetteki imzaların davacıların kabulünde olduğu, dava dilekçesinde her ne kadar tahrifat niteliğinde ifade edilmiş ise de olay izah edilirken senetteki tanzim tarihi, ödeme tarihi, nakden ibaresi, şirket dışındaki davacıların isim ve adresleri, ... Mahkemeleri kısımlarının sonradan doldurulduğu iddia edilmiş olup, sonradan doldurma iddiası imzası inkar edilmeyen senedin TTK"nın 680. maddesi gereğince zaten düzenlenmesi mümkün olduğundan davacıların bu iddialarının tahrifat olarak nitelendirilemeyeceği, asıl davada davacıların tedbir talebi kabul edilerek teminat mukabilinde bu karar icra dosyasında infaz edilmiş olup, ayrıca davalı tarafça da talep edilmiş olmakla, İİK"nın 72/4. maddesi gereğince tazminatı şartlarının oluştuğu ve buna göre davacıların bu yöndeki istinaf sebeplerinin de yerinde bulunmadığı gerekçeleriyle tarafların istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiş, hüküm asıl davacılar ve birleşen davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davacı ... Turz Yatırım ve İşl. San. Tic. A.Ş. ve birleşen davada davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden asıl davada davacı ... Turz Yatırım ve İşl. San. Tic. A.Ş. ve birleşen davanın davacısından alınmasına, 13/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi