12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/15740 Karar No: 2012/39376
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/15740 Esas 2012/39376 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/15740 E. , 2012/39376 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 18. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/02/2012 NUMARASI : 2010/1259-2012/161
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan takipte borçlunun, haczedilen taşınmazın haline münasip evi olduğundan bahisle haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK"nun 82/12.maddesinde; "Borçlunun haline münasip evinin haczolunamayacağı belirlendikten sonra aynı maddede; ancak evin kıymeti fazla ise bedelinden haline münasip bir yer alınabilecek miktarı borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılır" hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, mahallinde keşif yapılarak meskeniyet şikayetine konu taşınmazın keşif tarihi itibariyle değeri ile borçlunun haline münasip ev alabileceği bedel tespit edildikten sonra; haczedilen yerin kıymeti borçlunun haline münasip evin bedelinden fazla ise satılmasına, satış bedelinden borçlunun haline münasip ev alabileceği miktarın borçluya bırakılmasına, kalanın alacaklıya ödenmesine ve satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekir. Somut olayda ; bozma ilamı sonrasında yapılan keşif sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda taşınmazın değerinin 165.000TL olarak belirlendiği, borçlunun haline münasip evin değerinin ise 100.000TL olarak açıklandığı görülmüştür .Bu durumda mahkemece şikayetin kısmen kabulüne, taşınmazın 100.000TL den az olmamak üzere satılmasına, satış bedelinin 100.000TL sının borçluya bırakılmasına kalanının alacaklıya ödenmesine ,fazlaya ilişkin istemin reddine, yargılama giderinin taraflar arasında paylaştırılmasına , iki taraf lehine de vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle şikayetin reddi isabetsizdir. Öte yandan HMK’nun 297. maddesinin (1). fıkrasının (e) bendi gereği hükümde “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.